ŞİFALI DUALAR

SALAVATI TEFRİCİYYE

Kim bu duayı 4444 defa okursa bütün sıkıntılarından kurtulur ve dertlerine deva hastalıklarına şifa borçlarına eda bulur ama ne bir eksik ne bir fazla tam 4444 defa okunması şart) Salavatı şerifeye başlamadan önce, tam bir iman ve ihlasla, 21 defa “Estağfirullah el azizıym ve etubü ileyh” diye istiğfar getirin ve ne için okunuyorsa kalben ona niyet ediniz. Mesela Borcumdan, fakirlikten, şu muradımı erdir gibi

Bismillahirrahmânirrahîm Allahumme salli salaten kamileten ve sellim selamen tammen ala seyyidina muhammedinillezi tenhallü bihil ukadü ve tenfericü bihil kürabü ve tukda bihil havaicü ve tünalü bihir regaibü ve husnül hevatimi ve yüsteskal gamamü bi vechihil kerimi ve ala alihi ve sahbihi fi külli lemhatin ve nefesin bi adedi külli ma’lumin lek.

ŞEYTAN VE CİNLERİN KAHRI İÇİN DUA

Bismillahirrahmânirrahîm Euzü bi kelimatillahit tammatilleti la yücavizühünne berrün ve la facirun min şerri ma zerae filardı ve min şerri ma yahrucü minha ve min şerri maya’rucü fis semai ve ma yenzilü minha ve min şerri külli tarikın illa tarikan yatruku bi hayrin ya rahman
 

ÜZÜNTÜYÜ GİDERMEK İÇİN OKUNAN DUA

Bismillahirrahmânirrahîm Allahümme rabbes semavatis seb’ı ve rabbel arşil azıymi ikfini külle mühimmin min haysü şi’te min eyne şi’te Herhangi bir kul bu duayı okursa Allah mutlaka onun üzüntüsü giderir (Ramuz el Ehadisi)

GÜNAHLARI AFFETTİREN DUA

Sabah namazının peşinden yüz defa Sübhanellah, yüz defa La ilahe illellah, yüz defada Allahü Ekber diyen kimsenin günahları, denizlerin köpüğü kadar bile olsa mağrifet olunur. (Nesci) Bismillahirrahmânirrahîm Estağfirillahel azıymellezi la ilahe illa hüvel hayyel kayyüme ve eubü ileyh” diye kimsenin günahlarıda yine denizlerin köpüğü kadar bile olsa affolur (İbnüs Sünni)
 

NAZAR DUASI

Bismillahirrahmânirrahîm Ve in yekadülleziyne keferu le yüzlikuneke bi ebsarihim lemma semiuz zira ve yekulune innehü le mecnun Ve mahüve illa zikrun lil alemiyn.

BORÇLARDAN KURTULMAK İÇİN  DUALAR

Bismillahirrahmânirrahîm Allahümme faricel hemmi ve kaşifel ğammi müciybe da’vetil muddarriyne rahmaned dünya vel ahırati ve rahıymehüma ente terhamüni ferhamni bi rahmetin tuğniyni biha an rahmeti men sivake.

Bismillahirrahmânirrahîm Allahümme inni euzü bike minel hemmi vel hazeni ve euzü bike minel aczi vel keseli ve euzü bike minel cübni vel buhli ve euzü bike min ğalebetid deyni ve kahrir rical.

BAŞ AĞRISI İÇİN DUA

Bismillahirrahmânirrahîm Elif lam mim, Allahü la ilahe illa hüvel hayyül kayum, nezzele aleykel kitabe bil hakkı musadikan lima beyne yediyhi ve enzelet terate vel incile min kablü hüden lin nasi ve enzelel furkane innellezine keferu bi ayatillahi lehüm azabün şedidün vallahü azizün züntikam Uhruc minha mez’umen medruhan le emleenne cehenneme minke ve mimmen tebiake minhüm ecmeiyn.

İŞSİZLİK SIKINTISI ÇEKENLER İÇİN DUA

Bismillahirrahmânirrahîm Ve kalel melikü’uni bihi estahlıshü li nefsi felemma kellemehü kale innekel yevme ledeyna mekiynün emiyn kalec’alni ala hazainil erdı inni hafiyzun alim ve kezalike mekkena li yusüfe fil erdi yetebevveü minha haysü yeşa nüsiybü bi rahmetina men neşaü ve la nüdiy’ü ecral muhsinin.

DİLEK İÇİN DUA

Bismillahirrahmanirrahıym* Fe iza azemte fe tevekkel alellah* innellahe yühıbbül mütevekkilin* İn yensurkümüllahü fe la galibe leküm* ve tevekkel alellah* ve kefa ibillahi vekila* Allahümme inneke veliyyü külli mahlukin ve nevasıyhim bi yedike fa’tuf aleyye kulube ıbadike ve sehhırhüm kema sehhartel bahra li müsa vel hadide li davude vel cinne ver riyha vet tayra vel vahşe li süleymane vel berka li muhammedin sallelahü aleyhi ve selleme* Allahümmakdı haceti ve enilni talebi ve bellığni emniyyeti ve emmin min şerri halkıke ve kün li avnen aleyhim* Bi rahmetike ya erhamer rahımin.

KORKU VE HUZURSUZLUKTAN KURTULMA DUASI

Korku ve iç huzursuzluğundan kısa zamanda kurtulmak için,sabah ve akşamları bu duayı tam bir ihlas ile yedişer defa okumanız kafidir. 

Bismillahirrahmânirrahîm Euzu bi kelimatillahit tammati min ğadabihi ve ıkabihi ve min şerri ıbadihi ve min hemezatiş şeyatıyni ve en yahdurun*

HAPİSTEN KURTULMAK İÇİN DUA

İnni rabbî latıyfün limâ yeşâü  ayet-i kerimesi her gün (100) defa okunmaya devam ederse Allah’ın izni ile en kısa zamanda hapisten kurtulur.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

CİNLER

Cin’in lugattaki manası gizliliktir, görünmeyen gizli varlıklar demektir. Cinlerin asıl suretini gören olmamıştır. Cinlerin hakikatini göremeyiz. Çünkü cinler metafizikdir manadır görülmeyecek kadar latif varlıklardır.

Kur’an’da iki yüzden fazla ayetler cinlerin yaratılışından varlığından insanlardan önce yaratıldığından bahseder ayrıca özellikle kuran’ın 72. suresi olan 28 ayetten müteşekkil cin suresi hep cinlerden bahseder. Bu bakımdan mutlak bir varlık olarak cinlerin inkarı İslam inancına göre mümkün değildir. Pozitif ilim de cinlerin varlığını ve görünmez olduklarını kabul etmektedir.

Cinler dünyadaki insan sayısının beş katıdır. Ömürleri 800 ile 1000 yıldır hatta daha fazladır. insanlar gibi hayat şartları var. Birbirleriyle evlenebilir, hatta çoluk çocuk sahibi olabilirler.

İnsanları, dağları, taşları, ağaçları, yerleri, gökleri, denizleri ve nehirleri yaratan Allah, tıpkı onlar gibi birer varlık olan cinleri de yaratmıştır. Cinler de Allah (C.C.) tarafından yaratılmış olan tüm varlıkların gözle görülmeyen birer fertlerdir. Kur’anın ifadesine göre asıl maddeleri ateştir. Son derece latif ve ince cisimli oldukları için, gözle görülmezler. Tıpkı nurani olan melekler gibi. Onların gözle görünmemesi yokluklarını gerektirmez. Vardırlar ama görünmezler. Varlıkları Kur’an ve hadislerle sabittir. İnkarı mümkün değildir.

BÜYÜK ALİM ŞEYH ŞA’RAVİ buyururlar ki; ” Gaybi işlerde dini meselelere gelince, bunlara iman etmek vaciptir. Mahiyetini ve keyfiyetini bilmesek bile. Çünkü imanın bir zirvesi vardır ki, o da Allah’a iman etmektir. Bir kere kendi isteğinle Allah’a iman ettin mi? Aklınla zirvenin altına girdin mi? Aklın alsın, almasın Allah’ın her dediğini kabul etmek zorundasın. Çünkü bilmemek ve görmemek de hiçbir zaman delil sayılmaz. Çünkü maddeyi gören gözler, manaya da inanmak mükellefiyetindedir. Yani bir şeyin varolduğunu bilmemek, o şeyin yok olduğunu göstermez.

A raf Suresi Ayet : 27 Sayfa : 154
“Ey Adem oğulları, çirkin ve ayıp yerlerini kendilerine göstermek için ebeveyniniz olan Adem ile Havva’nın elbiselerini soyarak, şeytan onları nasıl cennetten çıkardı ise, sakın size de bir bela yapıp, sizi saptırmasın. Çünkü şeytan ve kabilesi kendilerini göremeyeceğiniz yerlerden onlar sizi görürler. Biz şeytanları iman etmeyenlere dostlar yaptık.”
Ayet-i Kerime’den anlaşılıyor ki, insanlar cinlerin asıl şekil ve suretlerini göremezler. Ancak herhangi bir kılığa girerlerse mümkündür. Ama cinler her surette ve her zaman insanları görürler.
Hicr Suresi Ayetler: 26 ve 27 Sayfa: 264
“Andolsun ki, biz insanı balçık haline gelmiş, kuru bir çamurdan yarattık.” “Cinleri de sizden önce, dumansız, azgın ve şiddetli ateşten yarattık.”
Rahman Suresi Ayetler: 14 ve 15 Sayfa: 532
” İnsanı kurumuş, kerpiç haline gelmiş kuru bir çamurdan yarattık. ” ” Cinleri de dumansız bir alevden yarattık. ”
1. İnsanların arasında bulunan, yerleşen ve göç eden cinlere, AMMAR denir.

2. Çirkinleşip şirret haline gelen cinlere ŞEYTAN denir.

3. Çocuklara musallat olan cinlere ERVAH denir.

4. Yaramaz ve güçlü cinlere de İFRİT adı verilir.
a. Kanatları vardır kuş gibi uçarlar.

b. Yılan, kedi, köpek, manda, keçi ve haşere hayvanlar şeklindedir.

c. Diğer bir sınıftır ki onlara hesap ve ceza vardır.

CİNLERİN ÖZELLİKLERİ;


1.Cinlerin kılıktan kılığa, şekilden şekle girme özellikleri vardır.

Cinler bir çok kılığa girdikleri gibi, daha çok insan kılığına da girmeleri mümkündür. Enfal Suresi Ayet: 30 Sayfa: 181 ayetindeki ifade aynen şöyledir; Bir gün Kureyş kafirlerinin ileri gelenleri bir araya gelip, ‘Muhammed’i hapsedelim mi? Öldürelim mi? Veya Mekke’den sürelim mi? ‘ diye birbirleriyle istişare ederken, cinlerin ilk yaratılanı şeytan, namı diğer iblis, üstü başı pis, kötü bir insan kılığında bunlara yanaşıp, öldürmeleri için vesvese ile telkin etmiştir.
Hz. Ayşe validemiz bir gece cinler tarafından yatağından kaldırılarak yüksek bir mahkemenin huzuruna getirilir. sebebini sorunca cinler aleminden bir müslüman cini öldürdün. Bunun mahkemesi görülecek, denildi. O da: Ben nerede bir cini öldürdüm dedi. Sen Kuran-ı Kerim okurken, bizim müslüman cin kardeşlerimizden birisi bir yılanın içine girerek seni dinlemeye geldi. Siz hanenizde o yılanı görünce öldürdünüz. Dolayısıyla içinde bulunan kardeşimizde öldü. Bunun hesabı görülecek. Bu Hadisenin sonunda barış ve anlaşma yapılarak. Olay tatlıya bağlandı.
Cinler insanlar gibi canlı, şuurlu, ve akıllı varlıklardır. Yalnız akıl ve muhakeme konusunda insan daha üstündür. Cinlerin sürat ve görüntü verme, geçmişe gidip gelme gibi bizden üstün tarafları da vardır. Bununla beraber bizim gibi onların da ruhları vardır. Ruh sayesinde canlı kalmaktadırlar. Aramızdaki fark bizim ruhumuz molekül yığını yeni maddedir. Cinlerin ruhu ise bir enerji akımının içindedir.

2.Hızlılık özellikleri vardır.

Cinler sesten hızlıdırlar. Titreşim hızlılıkları saniyede 300.000 km den fazladır. Bir saniyede Dünyanın bir yerinden diğer yerine ulaşacak hızlılıktadırlar.
Neml Suresi Ayetler : 38 ve 39 Sayfa : 381
“Süleyman cinlerden, insanlardan ve kuşlardan müteşekkil adamlarına dönerek, -Ey ileri gelenler, Yemen Sultanı olan Belkıs, Müslüman olarak gelmeden önce, tahtını, yetkisini bana hanginiz getirecek dedi.” “Cinlerden bir ifrit, -ben o tahtı sana yerinizden kalkmadan getiririm. Benim buna gücüm yeter, ona hiç bir zarar vermeyecek kadar, güvenilir ve eminim- dedi”
Yukarıdaki ayetin ifadesinden anlıyoruz ki, Hz. Süleyman Belkıs’ın tahtını Yemen’den getirmek isteyince, bir cin ‘ Sen makamından kalkmadan,ben onu sana getiririm. Benim buna yetecek gücüm var ‘ demiştir. Süleyman (A.S.) Kudüs’te, getirilecek taht ise Yemen’deydi. Onu bir saniyede getirmek büyük bir hız ve büyük bir güce sahip olmak demektir.

3.Semaya çıkıp, semadaki haberleri çalıp öğrenme özellikleri vardır. Ancak, Hz. Peygamber’ in doğumundan sonra bu yasaklanmıştır.

Peygamber Efendimiz (SAV) yanında bulunan arkadaşlarına; ” Herkese cinlerden bir arkadaş verilmiştir” buyurdular. Sahabe ; ” Ya Resulullah sana da mı cinlerden bir arkadaş verildi? ” diye sorduklarında, Resulullah; “Evet, bana da cinlerden bir arkadaş verildi. Ancak Allah ona karşı beni güçlü kıldı. O cin müslüman oldu. ” buyurdular.
Cinler de inanlar gibi Allah’a ibadet ve itaat etmekten mesuldurlar. Bunlara akıl verildiği için yaptıkları işlerden sorumlu olurlar. Bu itibarla akıl sadece insanlarda, cinlerde ve meleklerde vardır. Hayvanlarda akıl yoktur. Zeka, his, içgüdü ve ilham vardır. İpek böceğinin ipek, arının bal yapması zekası, içgüdüsü ve ilhamı sayesinde olur.
Şuara Suresi Ayet: 212 Sayfa: 377
” Şüphe yok ki cinler semaya çıkıp oradaki haberleri öğrenmelerinden, meleklerin sözünü işitmelerinden, gayb haberlerini öğrenmelerinden azledilmişlerdir. ”
Mülk Suresi Ayet: 5 Sayfa: 563
“Yemin olsun ki en yakın semayı kandillerle, yıldızlarla süsledik ve onları şeytanlar için atılacak taşlar yaptık. Bu taşlar meleklerden sır çalmaya gelen şeytanları öldürür veya sakatlar. Ve o şeytanlara çılgın ateş azabı hazırladık.”
Cin Suresi Ayetler: 8 ve 9 Sayfa: 573
“ Cinler – Doğrusu biz semayı yokladık da, onu bekçiler ve gök taşları ile doldurulmuş bulduk.- “ “ Halbu ki biz Peygamberin gönderilmesinden önce, haber dinlemek için gök yüzünün bazı yerlerinde otururduk, haberleri öğrenirdik. Fakat şimdi kim haberleri dinleyecek olursa, kendisini gözetleyen yalın bir ateş buluyor. ”

Hz. Resulullah’ın doğduğu gece aşağıdaki sıralayacağım hadiseler ve mucizeler meydana gelmiştir.

1. Kabe’deki lat, uzza ve menat gibi kafirlerin taptığı yüzlerce put yere serilmiştir.

2. İran kısrasının MEDAYİN şehrindeki sarayının burçları yıkılmıştır.

3. Mecusilerin yani ateşe tapanların bin yıldan beri yanan ateşi aniden sönmüştür.

4. Mukaddes sayılan SAVA gölünün suyu çekilerek kurumuştur.

5. ŞAM tarafında bin yıldan beri kuru bir vadi olan ve suyu akmayan SEMAVE nehri dolup taşarak akmaya başlamıştır.

6. Hazreti Peygamberin doğduğu geceden itibaren şeytan ve cinlerin gayb haberlerini öğrenmeleri için semaya çıkmaları yasaklanmıştır. Böylelikle kahinlere, sihirbazlara gayb haberlerini veremez olmuşlardır.

CİNLERİN MELEKLERDEN FARKI;

1. Allah melekleri nurdan, cinleri ise ateşten yarattı.
Sad Suresi Ayet: 76 Sayfa: 458
“ İblis, ‘ Ben ondan daha hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın. O’nu ise topraktan yarattın. ‘ dedi. “ Bu ayetin ifadesine göre, cinlerin mutlak suretle ateşten yaratıldığının kanıtıdır.
Hz. Peygamber buyuruyor ki;
” Melekler nurdan, şeytan ateşten, insanlar topraktan yaratıldı. ”

2. MELEKLER Allah’a isyan etmezler. ŞEYTAN Allah’a isyan etti.
Kehf suresi Ayet : 50 Sayfa : 300
“ Biz meleklere Adem’e secde edin dediğimizde İBLİS hariç hepsi secde etti. İBLİS cinlerdendi ve Allah’ın emrinden harice çıktı. ‘ Ey insanlar, beni bırakıpta iblis ve onun zürriyetini dostlar mı ediniyorsunuz ? Halbuki onlar size düşmandırlar. Zalimler için ne fena bedel. ‘ “ Bu ayetten anlıyoruz ki, şeytanlar cinlerin isyan eden ve Allah’ın emirlerine karşı çıkan gurubudur.
Tahrim suresi Ayet : 6 sayfa : 561
“O melekler Allah’ın emrettiği hususlarda asi gelmezler, isyan etmezler, emir olunduklarını yaparlar. Allah’a baş kaldırmazlar. ”

3. MELEKLER, yemezler, içmezler, üreyip, çoğalmazlar. CİNLER ise, yerler, içerler, üreyip, çoğalırlar. Sayıları insanlardan daha çoktur. Cinlerin latif ve ince varlık olmaları, üreyip çoğalmalarına engel değildir. Kendilerine iyiliği dokunan insanları ödüllendirirler, saygısızlık yapanları da cezalandırırlar. Bazı insanları etki altına alıp kendi isteklerine alet ederler veya kötü işler yaptırırlar. Hatta bazen insanlara aşık olan cinler bile vardır, bu durumda sevgililerini kaçırarak onlara sahip olurlar. İslamiyet açısından, iyi huylu “müslüman cinler” ve kötü huylu “kafir cinler“ de vardır. Bu tür cinler daha çok büyücülükle uğraşanların ilgisini çekmektedir. “Huddam” (hizmetçiler) adı altında bulunan bu cinler sayesinde hastalıkların iyileştirildiği, kötülüklerin defedildiği ve bir takım doğaüstü olayların meydana getirildiği varsayılmıştır.

CİNLER NEREDE YAŞARLAR;
BİLAL BİN EL-HARİS ‘ den rivayettir :”Bir yolculuk sırasında Resulullah’la birlikte bir yerde konakladık, defi hacet için dışarıya çıktılar. Bende peşinden ibrik götürdüm. Yanına yaklaştığımda bazı insanların birbirleriyle kavga eder gibi, ağız dalaşı yaptıklarını gösteren sesler işittim. Hiç böyle ses işitmemiştim, sonra Resulullah geri döndüler, kendisine YA Resullullah ; senin yanında bazı erkeklerin kavga seslerini duydum.
Ama ağzından konuşan kimseyi görmedim, dedim. Rasulullah (SAV) müslüman cinler ile müşrik cinler birbirleriyle kavga edip, çekiştiler, beni aralarına hakem tayin ettiler. Kendilerini bir yerlere yerleştirmemi istediler. Ben de müslüman olan cinleri köy ve dağlara, müşrik olan cinleri de, dağlarla denizler arasına yerleştirdim buyurdular. “ Ayrıca cinler hamamlarda, mezarlıklarda, pis yerlerde, ahırlarda, çöplüklerde, ıssız yerlerde, duvar deliklerinde ve ağaç kovuklarında yaşarlar.
Peygamber Efendimiz(SAV); ” Bana Nusaybinli cinlerden bir grup geldi, iyi cinlerdi. Benden yiyecek istediler, bende Allah’a dua ettim. Rastladıkları kemik ve tezekler onların yiyecekleri olsun. Tezek ve kemikle taharet almayın. Çünkü onlar cin kardeşlerinizin azığıdır.” buyurdular. Cinler insan artıklarını yerler. Cinlerin yemekleri besmele çekilmeden yenen yemeklerdir. Ayrıca tezek ve kemikler de onların yiyecekleridir.
Cinlerin insanlar gibi sosyal hayatları vardır. Onların da düğünleri, şenlikleri, toplantıları, seminerleri, konferansları vardır. Üreyip çoğalırlar. Yerler, içerler. Fakat onların yeyip içmeleri, koku duyusuyladır. Nefsani olarak doyarlar. Ayrıca cinlerin para kuru soğan ve sarımsak kabuğudur. Bunlar kesinlikle yakılmayacaktır. Aksi halde cinlerin hışmına uğrarsınız, yani zarar görürsünüz.

İNSANLAR CİNLERLE İRTİBAT KURABİLİR;


 

İnsanlar cinlerle irtibat ve iletişim kurabilirler. Bu mümkündür. Ancak cinlere hükmedemezler. Cinleri tahakküm altına alamazlar. Bu yetki , Kuran’ın ifadesine göre Hz. Süleyman (A.S.)’a verilen bir yetkidir. Hz Süleyman’ın camdan sarayı vardı bu sarayı cinlere yaptırmıştır. Cinler metafizik aleminin sakinleri olması itibariyle, enerji ve ışından ibarettir.
Ben ve benim gibi özelliği olan insanların cinlerle konuşması mümkündür. Fakat bu konuşma, bu görüşme, bu irtibat ve iletişim fizik aleminin sakinlerinden olan insanlarla konuşur gibi değildir, çünkü insanlar metafizik değil fizikseldir ve molekül yığınından ibarettir. Beynimize gelen manyetik akımı sese dönüştürürüz. Bir çok insanların da beynine manyetik akım gelir. Ancak sese dönüştürmek, iletişim ve irtibat kurmak ayrı bir sanat, ayrı bir hüner, ayrı bir beceri ve ayrı bir özelliktir.
Bazı insanların fizik aleminden metafizik alemine geçişleri mümkündür. İmam-ı Rabbani, İmam-ı Azam, Abdulkadir Geylani, Muhiddin Arabi, Mevlana Halid-i Bağdadi bunlardan bazılarıdır.
İnsan ruhu metafizik aleminde cinlerden daha hızlı, daha kabiliyetli ve daha kuvvetlidir. Hz. Süleyman (A.S.) cinlerden insanlardan ve kuşlardan müteşekkil askerine, Sebe melikesinin tahtını hanginiz bana getirir dediğinde cinlerden bir ifrit, yerinden kalkmadan getiririm dedi.
Ehli kitaptan ve veliyullahdan olan ayrıca Hz. Süleymanın veziri Asaf bin Berhiya ismindeki bir zat, gözünü kırpmadan getiririm dedi. Tahtı yanında gören Hz. Süleyman . “Bu hal, bu kuvvet ve bu kudret mutlak ve mutlak Rabbimdendir.” deyip Allah’a şükr etmiştir.
Sad Suresi Ayetler : 35, 36 ve 37 Sayfa : 456
“Ey Rabbim, bana öyle bir mülk, yetki ve ruhsat ver ki. Benden sonra hiç kimse de olmasın, muhakkak sen bütün dilekleri verensin, VAHHAB’ sın.” “Biz rüzgarı onun emrine bağlı kıldık, emri ile istediği yere rahatça akar giderdi.” “Cinleri de onun emrine bağlı kıldık. O cinlerin kimisi bina ustası, kimide dalgıçtı.”
Enbiya suresi Ayetler: 81 ve 82 Sayfa : 329 ve 330
“ Süleyman’ ın emrine esen rüzgarı verdik ki, bu rüzgar O’ nun emri ile içine bereketler verdiğimiz yere (Şam’a ) esiyordu. Biz her şeyi biliyorduk. ” “ Cinlerden O’ nun için dalgıçlık edenleri ve daha başka işte çalışanları emrine verdik. Ve hep onları zapteden bizdik. “
Bu ayetlerin ifadelerinden anlıyoruz ki, Hz. Süleyman bina ve duvar ustalarına hanlar hamamlar, çeşmeler ve mescitler yaptırıyordu. Hatta Kudüsdeki Mescid-i Aksa’yı cinlere yaptırdığı mütevatirdir. Cinlerin dalgıçlarına da Kızıldeniz’ den inci ve mercan çıkarttırıyordu.
Neml suresi Ayetler : 17 ve 18 Sayfa : 379
“Birden Süleyman için cinlerden, insanlardan ve kuşlardan teşekkül eden orduları toplandı. Bütün bunlar toplandığı yerden sevk ve idare ediliyorlardı.” “Nihayet Süleyman ve insanlardan, cinlerden, kuşlardan müteşekkil ordusu Şam’ daki karıncası bol olan, karınca vadisine vardıkları zaman, karıncaların hükümdarı olan bir karınca şöyle dedi; ’ Ey karıncalar, yuvalarınıza girin Süleyman ve müteşekkil ordusu sizi fark etmeyerek ezip geçmesin. ‘ “
Ayetlerin ifadelerinden özet olarak anlıyoruz ki, cinleri tahakküm altına alanların HZ. Süleyman gibi bir güce sahip olması gerek.

CİNLER İNSANLARI ÇARPARLAR MI ?


Bakara Suresi Ayet : 275 Sayfa : 48
“Faiz yiyenler, mahşer günü kabirlerinden, cinlerin çarptığı kişiler gibi kalkarlar”
Cinler bir nevi yelden ibarettir. İnsan ise sürekli nefes alır verir, bu yüzden cinler herhangi bir yerinden insan bedenine girerler. Bu şekilde vücudun herhangi bir organına rahatça tesir eder. Cinler ateşin duman tarafından yaratılmıştır. Duman ise insan vücuduna rahatlıkla girebilir. Sigara dumanının girmesi gibi. Ekseriyetle beyine yerleşirler.
Çünkü oradan diğer uzuvlara kolay etki edebilirler. Hastanın dilinden konuşan bazı cinler de beyinde olduklarını haber verirler. Cinler beyine girip orada yerleştikleri gibi Vücudun herhangi bir yerine de yerleşirler. Sebepsiz ağrı ve sancıya sebep olurlar.
Cinler, bazı insanların beynine manyetik akım verirler. O manyetik akım insanın enerji ve elektrik üreten sistemini bozar. Artık o insanın rolantı bozulmuş demektir. Vücudun bazı organlarına elektrik gitmez. İnsanın sinirlerine, beyin sistemine tesir eder. Bu sefer vücudun ürettiği enerji ve elektrik akımı düzensiz hale gelir. En gelişmiş rontgen makinelerinin çekemediği, tesbit edemediği manyetik yaralar ve ağrılar ortaya çıkar. Manyetik akım zamanla hücre düzenine tesir eder. Biyolojik bazı rahatsızlıklara yol açar. Kişi artık psikolojik bir hasta durumundadır.
Bu gibi durumlarda kabiliyetli olup, elinde gözlerinde manyetik yoğunluğu olan kişiler, insanların hangi bölgelerinin hassas olduğunu, menfez ve kanalların nerede bulunduğunu, hangi yerden akım aldığını tespit ederler.
Peygamber Efendimiz(SAV) ;” Şeytan insanoğlunun damarlarındaki kana karışıp, kan gibi akar. ” buyurmuşlardır. Çünkü, cinler insan beynine hulûl etme kabiliyetine sahiptirler. Hatta etki altına aldıkları kişiye bazı bilgilerde verebilirler. Onların insan bedenine girip, beynine yerleştikleri tevatüren doğrudur. Cinlerin kötüleri, insanın bedenine ve aklına verdiği zarar, ilk çağlardan beri iyi bilinir. Ancak bundan daha tehlikelisi, insanın dinine, imanına verdiği zarardır. Tedavisi Kur’ anla mümkündür.
“Şeytanın Allah tarafından üzerine musallat edildiği insanı çarpması doğrudur. Bu Kur’an da açıklanmıştır. Şeytanın çarptığı insanda fiziki değişiklikler yapabilir veya beyin dalgalarını kontrol altına alıp istediğini söyletebilir” insanların cinler tarafından çarpıldığı ve bir takım değişikliklere sebebiyet verdiği teyit edilmiştir. Cinler insan bedeninin tamamına girer. Bedende ağrı sancı ve titreme olur. Uzun zamandır insan bedeninde bulunur.
Şeyh Abdülaziz Bin Baz; Cin çarpmasının Kur’an-ı Kerim ile tedavi edilmesinin caiz olduğunu kaydetmiştir. Bu da şeytanın insanı çarpması olayının doğru olduğunu gösteren bir başka delildir.
Al’i İmran suresi Ayet : 175 Sayfa : 74
“ Cin ve şeytanlar sadece kendi dostlarına korku, heyecan ve zarar verir. Siz onlardan korkmayın. Gerçek manada inanıyorsanız, Benden korkun.” Bu ayetin ifadesinden anlıyoruz ki; Zaaf duruma düşen insanları cin ve şeytanlar insan bedenine verdiği korku ve eziyetten dolayı basiretleri ve idrakları bağlanır. Aklı selim olmazlar, aklı evvel hareketlerde bulunurlar.
A raf suresi Ayet : 200 Sayfa : 177
“ Eğer cin ve şeytanlardan bir korku ve dürtü sizi rahatsız ederse hemen Allah’a sığının. Çünkü O hakkıyla işitendir, her şeyi tam manasıyla bilendir.”
Müminun suresi Ayetler : 97 ve 98 Sayfa: 349
“ Ey Resulum de ki, Ya Rabbi şeytanların kışkırtmalarından, taşkınlık, zarar ve vesvese vermelerinden sana sığınırım. Ya Rabbi onların huzurunda olmalarından da sana sığınırım. “

CİN ÇARPAN İNSANDAKİ RAHATSIZLIKLAR;


 

A : Cin çarpan insanda uyanıkken olan rahatsızlıklar şunladır:

1. Sebepsiz baş ağrıları, Beyin yorgunluğu

2. Kasılma, sinirlenme, tembellik, ibadet etmekte ve Allah’ı zikretmede zorlanma.

3. Herhangi bir uzuvda doktorların sebep bulamadığı bir ağrı veya sancı olur.

B : Cin carpan insanda uyurken olan rahatsızlıklar şunladır:
1. Uzun süre sağ sola döner uyuyamaz ancak, iyice dinlendikten sonra uyuyabilir.

2. Çok korkunç rüyalar görür. Rüyasında muhtelif hayvanlar görür. Uykuda çok ağlar, çok güler veya çığlık atar. Uyurken ah vah eder.

3. Yüksek bir yerden düşüyormuş gibi olur. Rüyasında kendisini mezarlıkta pis yerlerde ve korkunç yerlerde görür.

Aşağıda ki vereceğim sure ve ayetleri okumanızı tavsiye ediyorum.
1. Felak ve Nas sureleri.

2. Fatiha suresi

3. Ayetel Kürsü Sayfa: 43

4. Al’i İmran suresi Ayet: 175 Sayfa: 74

5. A raf suresi Ayet: 200 Sayfa: 177

6. Müminun suresi Ayetler: 97 ve 98 Sayfa:349

İlaçların en iyisi Hz. Kuran’dır. Hastaya okunursa hastalığı hafifler. Eceli gelmemiş ise iyi olur. Eceli gelmiş ise ruhunu teslim etmesi kolay olur. Duaların en kıymetlisi ve faydalısı Fatiha suresidir.
Haşr suresi Ayet : 21 Sayfa : 549
“ Kur’anı bir dağın üzerine indireydim, dağı Allah korkusundan baş eğmiş, yerle bir olmuş görürdünüz. “
Dağı yerle bir edecek kadar etkili, yeri delecek kadar tesirli olan Hazreti Kur’an karşısında, cini de, perisi de, büyüsü de, sihirbazı da hiçbir güç etkili olamaz. Samimi, candan ve yürekten Allah’a bağlanmak şarttır.

MÜSLÜMAN OLAN CİNLER;
Zariyat suresi Ayet : 56 Sayfa : 524
“ Biz, cinleri ve insanları bana ibadet etsinler diye yarattık ”
En’am suresi Ayet: 130 Sayfa: 145
” Ey cin ve insan topluluğu, size içinizden ayetlerimizi, hak ve doğru olanı anlatan ve şu korkunç Mahşer gününüzün geleceğini haber verip sizi korkutan Peygamberler gelmedi mi ? ”
Bu Ayet-i Kerimelerden anlıyoruz ki, cinlerde insanlar gibi Allah’a ibadet etmekle mükelleftir.
Cin suresi Ayet : 11 Sayfa : 573
“ Bize gelince, iyilerimizde var, başka türlü olanlarımız da. Biz çeşitli yollara ayrıldık. “
Bu ayetten anlaşılıyor ki, müslüman cinler de var, kafir cinler de. Müslüman cinler insanlar gibidir, cennete gireceklerdir. Kafir cinler de, kafir insanlar gibi cehenneme girecektir. Çünkü cinlerin de mükellefiyeti vardır.
A raf Suresi Ayet: 179 Sayfa: 175
” And olsun ki, biz ins ve cinden bir çoğunu cehennem için yarattık. Onların kalpleri vardır, onlarla anlayamazlar. Gözleri vardır, onlarla göremezler. Kulakları vardır, onlarla işitemezler. İşte bunlar hayvanlar gibidir. Hatta daha şaşkındırlar.”
Cin suresi Ayetler : 1 ve 2 Sayfa : 573
“ Ey Resulum de ki, ‘ Bana vahy olundu. Cinlerden bir gurup, bir taife Kur’an dinlemişler de şöyle demişler, – Gerçekten biz hoş bir ses, hoş bir Kur’an dinledik.“ “ Öyle bir Kur’an ki, hidayete götüren, irşat eden, böylelikle biz O’na iman ettik. Rabbimize asla şirk koşmayacağız- dediler. ‘ “
Bu ayetler cinlerin işitme ve düşünme kabiliyeti olduğunu göstermektedir. Ayrıca bu ayetler cinlerin Kur’anı dinledikten sonra, orada bulunmayanlara Allah ve Resulıunun doğru yoluna girmeyi, O’nun izinden yürüyerek Allah’ın rahmetini kazanıp, azabından kurtuluşa erişmelerini tavsiye ettiklerini bildirmektedir.
Cin suresi Ayet : 19 Sayfa : 574
“ Peygamber namaza durduğu zaman cinler birbirlerini ezercesine Kur’an dinlemek için O’ nun etrafında toplanırlardı. “
Hz. Resulullah ashabıyla UKAZ panayırına giderken ENNAHL vadisinde sabah namazını kıldırmış. Bir gurup cin namazda okunan Kur’anı dinlemişlerdi. Okunan Kur’anı dinleyen Yemen’de ki bir gurup Nusaybin cinleri idi. Sayılarının yedi kişi olduğu mütevatirdir. Orada bulunmayan arkadaşlarının, yandaşlarının yanlarına gittiklerinde aşağıdaki ayetlerden anlayacağımız şekilde, onları islama, Allah’a ve sakaleyn olan Hz. Resulullah’a tabi olmaya davet etmişlerdir.
Ahkaf suresi Ayetler : 29, 30 ve 31 Sayfa : 507
“ Ey Habibim hatırla ki, cinlerden bir gurubu Kur’an dinlemek üzere sana yöneltmiştik. Onlar bunun üzerine vardılar, birbirlerine susun dinleyin dediler. Sonra kendi kavimlerin yanına döndükleri vakit “ “ Ey kavmimiz biz bir kitap bir Kur’an dinledik. Musa’dan sonra indirilmiş olup, önceki kitapları tasdik ediyor. Hakka ve doğru bir yola hidayet ediyor. “ “ Ey kavmimiz Allah’ın davetçisine icabet edin. Ve O’na iman getirin ki, günahlarınız bağışlansın. Ve sizi acıklı bir azaptan korusun. “
İBN MES’UD (R.A.) şöyle demiştir; ” Bir gece Hz. Resulullah (S.A.V.) ile beraberdik. Aramızdan birden kayboldu. Vadilerde ve dağlarda aradık, bulamadık. O geceyi hep endişe içinde geçirdik. Nihayet sabah olunca birde baktık ki, HİRA DAĞI tarafından geliyor. Kendisine ‘ Ya Resulullah, Sizi kaybettik, aradık bulamadık. Bu yüzden bütün geceyi endişe içinde geçirdik. ‘ dedik. Şöyle buyurdu; ‘ Bana cinlerden bir davetçi geldi. Onunla beraber gittim ve onlara Kur’an okudum. ‘ ”

CİNLERLE EVLİLİK OLUR MU ?


 

İnsanların cinlerle veya cinlerin insanlarla evlenmesi mümkündür. Fakat ulemanın ekserisi bunu çirkin görmüştür. Hanefi alimleri ise cinlerle evlenmeyi caiz görmemiştir. Çünkü cinsleri aynı değildir.
İnsan, hücreleri ve moleküllerin yoğunlaşmasından, cin ise ışın şeklinde bir enerji akımından ibarettir. Farklı alemlerde, farklı boyutlarda, farklı yaratılışta olan insan ve cin; fizyolojik ve biyolojik manada bir araya gelip, birleşmeleri, yani izdivaç etmeleri imkansızdır.
Cinler insanlara ancak, his, heves, duygu verebilir. İnsanın şehevi duygularını tahrip edebilir. İnsanın beynindeki şehvet merkezlerini, manyetik akım ile harekete geçirebilir. Beyni hasta olan kişi bu hayali olayı gerçek zanneder. Ben cinle evliyim diye ilan edip, hayal ile hakikatı karıştırmış olur. İzah edeceğim ayette işaret edilen huzur ve sevgi gerçekleşmez.
Rüm suresi Ayet : 21 Sayfa : 407
“Onlara gönül veresiniz diye, kendi içinizden , kendileriyle huzur ve mutluluğa kavuşacağınız eşler yaratıp, aranızda bir sevgi, bir muhabbet ve bir rahmet var etmesi, Allah’ ın varlığının alametlerindendir.”

CİNLER ÖLÜRLER Mİ ?


Rahman suresi Ayetler : 26 ve 27 Sayfa : 533
“ Yeryüzünde yaratılmış olan her canlı fanidir. “ “ Yalnız ve yalnız azamet ve ikram sahibi olan Allah’ın zati bakidir. “
Enbiya suresi Ayetler : 34 ve 35 Sayfa : 325
“ Ey Habibim, biz senden önce de hiçbir insana ebedilik, ölümsüzlük vermedik. Şimdi sen de vefat edersen onlar ebedi mi kalacaklar?“ “ Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak kötülükle ve iyilikle deneyeceğiz. Sonunda hepiniz bize döndürüleceksiniz. “
Cuma suresi Ayet : 8 Sayfa : 554
“ De ki, ‘ Haberiniz olsun o sizin kaçmakta olduğunuz ölüm varya ölüm mutlaka başınıza gelecekir. Sonra gaybı ve aşikarı bilen Allah’a döndürüleceksiniz. O size neler yaptıklarınızı haber verecektir. “
A raf Suresi Ayetler : 13 ve 14 Sayfa : 153
“İblis, ‘ Ey Rabbim bana kıyamet gününe kadar ömür ve mühlet ver’ dedi” “Biz de, ‘ Ey İblis sen tarafımızdan kıyamete kadar ömür ve mühlet verilenlerdensin ’ dedik ”
Yukarıdaki ayetlerden anladık ki, yaratılan her mahluk öleceğine göre, cinler de yaratılan bir mahluktur. Onlar da ölecektir. Ömürleri insan ömründen daha uzundur. Ancak cinlerin ilk yaratılanı olan ŞEYTAN’ ın kıyamet gününe kadar yaşayacağına dair Allah tarafından izin ve mühlet verilmiştir.
A raf suresi Ayetler : 12, 13,14,15,16,17,18 Sayfa : 153
“ Allah İBLİS’e ‘ Ben sana emrettiğim vakit, Adem’e secde etmene mani neydi?’ diye sordu. İblis, ‘ Ey Rabbim, Ben ondan daha hayırlıyım. Çünkü beni ateşten , onu ise topraktan yarattın. ‘ dedi. “ “ Allah, ‘ Öyleyse hemen in oradan! Sana cennette kibirlenmek yaraşmaz. Haydi çık! Çünkü sen alçaklardansın. ‘ buyurdu. “ “ İblis, ‘ Bana kıyamet gününe kadar mühlet ver. ‘ dedi. “ “ Allah da, ‘ Haydi kıyamete kadar mühlet verilenlerdensin. ‘ dedi. “ “ İblis; ‘ Öyleyse beni azdırmana karşılık yemin olsun! Ben de onları saptırmak için mutlaka senin doğru yolunun üzerine oturacağım. “
“ Sonra onlara önlerinden , arkalarından , sağlarından ve sollarından sokulacağım. Sen de çoğunu şükredici bulamayacaksın. ‘ dedi. “ “ Allah buyurdu ki; ‘ Kınanmış ve kovulmuş olarak çık oradan. Yemin ederim ki, kullarımdan her kim sana uyarsa, cehennemi hep sizden dolduracağım. ‘ “

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

RÜYA

RÜYA HAKTIR. Hz. Peygamber’in gördüğü rüya, Mısır hükümdarının gördüğü rüya, Hz. Yusuf (AS)’ nin gördüğü rüya, Hz. İbrahim (AS)’ nin gördüğü rüya, Hazreti Ömer (RA)’ in gördüğü rüya vardır. Dolayısıyla Kur’an-ı Kerim’ de rüyaların hakikati ile ilgili bir çok ayetler vardır.

Fetih suresi   ayet 27   sayfa  515. 

                    ” Yemin olsun ki, Allah Peygamberine o rüyayı doğru olarak gösterdi. ” Peygamber Efendimiz, Hudaybiye seferine çıkmadan Mekke’nin fethedileceğini ve ashabı ile Mekke’ye girdiğini rüyasında görmüştür.  Bu ayet onun için nazil olmuştur.

                HZ ÖMER (RA) Medine’ de bir rüya görür. Kırmızı bir horoz gelmiş göbeği ile kasığı arasını bir kaç kere gagalamış. Abdullah Bin Cafer’in annesi, Ümeys kızı Esma’ ya Hazreti Ömer (RA)’ nın gördüğü rüyanın yorumunu yaptırmışlar. Yapılan yorum aynen şöyledir.  Ümeys kızı Esma şöyle demiş; ” O emir el müminin olan Hazreti Ömer’ e söyleyin hemen vasiyetini yapsın. Çünkü Acemlerden bir adam O’nu öldürecek. ” demiş.  Ve nitekim bir sabah namazında Mıgire Bin Şube’ nin kölesi olan Ebu Lulua adındaki bir kafir tarafından şehit edilmiştir.

                HZ HATİCE (RA) rüyasında, gökten ay inip koynuna girdiğini, ayın nuru koltuğundan çıkıp, bütün alemi aydınlattığını görür. Sabahleyin bu rüyayı akrabasından olan Varaka bin. Nevfel’e anlatır. Varaka’nın tabiri aynen şöyledir; “Ahır zaman Peygamberinin seninle evleneceğine, Senin zamanında O’na vahiy geleceğine, dininin nuru alemi aydınlatacağına, en önce O’na iman edenin sen olacağına, O peygamberin Kureyşden ve Haşimoğullarından geleceğine alamet ve işarettir.” yorumunu yapar.

                ERTUĞRUL GAZİ  Osman Gazi doğmadan bir gece ruyasında ocağında bir suyun kaynayıp gittikçe çoğaldığını büyük bir deniz haline gelerek bütün yer yüzünü doldurduğunu gördü uyanınca gördüğü rüyayı bir Allah c.c dostuna anlattı rüyanın tabir edilmesini istedi. O da Ertuğrul gazinin rüyasını senin bir çocuğun doğacak O ve suyu bütün yeryüzüne yahut da büyük kısmına hükmedecekler şeklinde tabir eyledi. Bir kaç gün sonra da Osman Gazi dünyaya geldi.

                OSMAN BEY, sık sık Şeyh Edebali’nin ziyaretine gider, öğütlerini dinlerdi. Misafir olarak kaldığı bir gecede gördüğü rüya şöyleydi: Şeyhin koynundan çıkan bir ay geldi kendi koynuna girdi. Göğsünde bir ağaç bitti. Öylesine büyük ve ulu bir ağaç oldu ki, dalları ve kökleri tüm Dünyayı sardı.

                     Gölgesi bütün yeryüzünü tuttu. İnsanlar o ağacın gölgesinde toplandılar. Koca dağlar ve dağların eteğinden çıkan coşkun sulara hep o ağaç gölge etti. Osman Bey rüyasını Şeyh Edebali’ye anlatır. Edabali rüyayı şöyle yorumlar: Ey oğul Osman, padişahlık sana ve soyuna kutlu ve mubarek olsun, kızım senin helalin olsun dedi.  Bir rüyadan doğan Osmanlılar tam altı asır Dünyaya egemen olurlar, hakim olurlar. Otuzaltı padişahtan kimi elli yıl, kimi ancak bir kaç ay saltanat sürdü. Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Bey öldüğünde, kılıcından, elbisesinden ve mühüründen başka bıraktığı miras yoktu.

                FATİH SULTAN MEHMED HAN’ın başında bulunduğu ordu Otlukbeli yakınlarında konaklamıştı. Padişah o gece bir rüya gördü. Bunu Ulemadan olan sadrazamına anlattı: “Rüyamda ya bayram yada düğün gibi bir kalabalık ortasında bulunuyordum. Kalabalık arasından Uzun Hasan pehlivan kıspeti giymiş bir şekilde ortaya çıkıp durdu. ‘Var mı benimle güreşecek, kendine güvenen pehlivan?‘ diye bağırmaya başladı.

                    Bunları bana bakarak ve meydan okuyarak söylüyordu. Bende bir pehlivan kıspeti giyerek meydana çıktım. Dövüş sırasında bir ara Uzun Hasan benim gafletimden yararlandı. Üzerime hücum ederek beni dizlerimin üzerine çökertti. O anda sanki Dünya başıma yıkılmıştı. Uzun Hasan’ın ikinci hamlesini yapmasına fırsat bırakmadan ayağa kalktım. Bana yaklaştığında göğsüne öyle bir yumruk vurdum ki, dayanamayarak sırt üstü yere düştü.

                     Hıncımı alamamıştım, bir elimi göğsüne sokup ciğerinden bir parçasını koparıp yere attım. Bunun üzerine kan ter içinde ve heyecanla uyandım.” dedi. Sadrazam; “Rüyanız hayırlara vesile olsun Sultanım.“ dedikten sonra, rüyayı şöyle yorumladı. “Bir sıkıntı çekileceğini, sonra bizim tarafın galip geleceğine işaret ve alamettir.” Bu yoruma üzülen Fatih, aynı rüyayı diğer beylere de anlattığında onlar da aynı cevabı verdiler.

                     Yani Sadrazam’ın tabirine hak verdiler. Gerçekten Otlukbeli savaşı, rüyayı tabir edenlerin söyledikleri gibi gelişti. Fatih’in kumandanlarından Murat Paşa asıl orduyu beklemeden düşmanla savaşarak yenilmiş ve askerlerin çoğu şehit olmuştu. Kaçanlar ise ordunun büyük kısmına katılmışlar ve ikinci savaşta Osmanlı ordusu galip gelmiştir.

Rüyalar dört kısma ayrılır

1-Rahmani rüyalar
2-Şeytani rüyalar
3-Bilinçaltı rüyalar
4-İstihare Rüyalar

                    RAHMANİ RÜYALAR : Allah tarafından kullarına müjde olarak gösterilen rüyalardır bunlar gerçek rüyalardır.

                    ŞEYTANİ RÜYALAR : Şeytan tarafından insanı korkutmak için görülen rüyadır şeytani rüyalar yalan rüyalardır.

                    BİLİNÇALTI RÜYALAR : Kişi gündüzleri kendi kafasında kurduğu olayları yaşadığı olayları gece rüyasında görebilir buda kişinin kendisi tarafından bilmeden oluşturduğu rüyalardır.

                    İSTİHARE RÜYALAR : Bir konu hakkında hayırlı mi ? şer mi ? olduğunu anlamak için belirli ibadetler sonunda uykuya yatıldığında görülen rüyalardır.

                    GÜZEL BİR RÜYA GÖREN KİMSE ALLAHA VERDİĞİ BU GÜZEL MÜJDEDEN DOLAYI ŞÜKRETMELİDİR VE GÖRDÜĞÜ BU GÜZEL RÜYAYI SADECE SEVDİĞİ VE DOSTU OLDUĞUNA İNANDIĞI KİMSELERE ANLATMALIDIR.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

MUSKA NEDİR?

Muska , bir kağıda Kur’an-ı Kerim’den şifa verici ve koruyucu ayetlerin yazılması ile bunun üzerine nefes edilmesidir.Burada dikkat edilmesi gereken husus, sadece kağıda yazı yazmak sureti ile bir tesir meydana gelmez. Bunu yazan kişinin Yazılanlara manyetik bir nefes etmesi işlem için gereklidir.Kimi insan nefesiyle, kimisi gözleriyle, kimisi elleriyle manyetik akım vererek cinlerden veya havadan gelen manyetik akımın sebep olduğu rahatsızlığı yok ederler. Hz. Peygamber rahatsız olanların bazılarına, bazı sahabelerin nefes etmelerini, okumalarını, muskaya bazı şifa ayetlerinin yazılmasını tavsiye etmiştir.Hz Peygamber sahabelerle beraber otururken, birden biri koşarak Ey Allah’ın Resulü “Beni akrep soktu” deyince, sahabelerden bir tanesi “Ya Resulullah, ben Rukye yapabilir miyim?.” dedi. İzin alınca , Rukye yaptı, okudu, nefes etti. Rahatsızlık giderildi.Asrı saadet zamanında Hz. Peygamber kötülüğe ve şerre sebep olabilecek muska ve Rukye yi yasaklamıştır. İyilik ve sağlığa faydalı olabilecek muska ve Rukye ye izin vermiştir. Hz. Aişe validemize nazar isabet edip, rahatsız olduğunda, Hz. Peygamber ona muska yazılmasını ve bunu üzerinde taşımasını tavsiye etmiştir.Hz peygamber hastalığından dolayı muzdarip olan insanlara Kuran’dan sure ve ayetleri okuyup nefes ederlerdi.Aynı zamanda ağrıyan yerlere mübarek eliyle mesh ederlerdi ki bu bir manyetik pasdır bir biyo enerjidir.Aşk Muskası,Bağlama Muskası,Kısmet Açma Muskası,Nazar Muskası,Sevgi Muskası,Muhabbet Muskası,Şirinlik Muskası,Muska Nasıl Bozulur gibi ifadeler ile tanımlanabilir.

Muska hazırlamanın bazı şartları varıdr bunlar sırası ile;

1-Okunan ve yazılan şey ayet,sure,hadis veya manası anlaşılan dua olmalıdır.

2-Manası bilinmeyen bir takım isim,harf,resim ve işaretler kullanılamaz.Buna göre hazrılanan muskalar islamiyete göre haramdır.

3-Tıbbi tedavide olduğu gibi buradada şifayı verenin Allah olduğu unutulmayacak;Ondan başkasından hiç bir şey umulmayacaktır.

Dikkat edilecek bir husus da muska yazarken veya yazdırılırken İslama muhalif olan herşeyden uzak durmak gerekir.Ölçü İslam ve niyet Allah’ın rızası olmalıdır.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

İş Şans ve Kısmet Açma

Kısmeti ve bereketi kapalı olup evlenemeyen veya iş bulup çalışamayan yada kendine bir iş kuramayan hatta ve hatta el attığım yerler kuruyor diyenlere sesleniyorum….

Allah’ın lütfü keremi ile hepsinin çaresi var..

Evlilik İçin Kısmet Açma ve Kısmet Kapalılığı içinde çare var.

Peygamber efendimizin sahabelere öğrettiği, hatta Allah dostlarının, kalp gözü açık olan basiret erbabının okudukları yazdıkları ve bizlere tavsiye ve tasvip ettikleri ayet ve dualar vardır ki bu gibi kısmetsizlik ve uğursuzlukları tamamen ortadan kaldırmaktadır…

Erkek veya bayan hiç isteyeni çıkmaz, nasibi kapalıdır. Sanki bir tek seveni yokmuş gibi garip bir meseledir.
Konu bir çok şekilde ele alınabilir.Halk arasında kısmetim kapalı gibi bir deyim bile vardır. Biz kapalı olan nasip – kısmet in açılması için duası yapılır. Yüce Allah dan kişi için yardım istenir.Yüce Allah dostlarının bir dediğini iki etmez.. Muhatabın üzerinde albenili yıldızlar parlar sanki , bir bakan tekrar bakmak ister. Çünkü yüce Allah tarafından çekicilik ve cazibe muhatabın üzerine etrafına gelmiştir.
Örneğin : hiç arkadaşı olmayan bir bayanın bir çok arkadaşı oluverir .erkek içinde aynıdır.  

Bizde vesile olabilirsek ne mutlu bize …! 

KISMET AÇMA NEDİR ?

Müslüman, dünya hayatında kendisine tayin olunan yazgısını tevekkülle, sabırla ve  metanetle Allah’ın taktiri olduğunu bilerek yaşarsa, hem inancını yüceltmiş hemde kendi değerini arttırmış olur.Ancak ; maalesef dünyada bazı kimseler dürüst ve sağlam bir inanca sahip değil.Kimse bir diğerinin başarısını, daha iyi yerlere gelmesini ve mutluluğunu kabullenemiyor.Bu düşüncelerden hareket ederek de en yakın dostunu, arkadaşını, ailesinden birini veya düşmanı olduğu düşündüğü kimseleri, “BÜYÜ” yaptırarak, ilerleyip kendinden daha iyi konuma gelmemesi amacıyla engelliyor.

Toplumumuzda bu “KISMETİ BAĞLANMAK veya KISMETİ KESİLMEK” olarak tabir ediliyor.Kazanç kapısının bir anda kapanması, kazancın azalması, kendisiyle evlenmek isteyen birinin çıkmaması, daha önceden kendisine nasip olan bir şeyin artık nasip olmaması, tuttuğu dalın kuruması, gibi sonuçlar doğuruyor. Yaradan yaratığı kulunun kısmetini kapatırmı, bu düşünülemez…Ancak; bu gibi durumlar haset ve çekememezlik gibi düşüncelerle insanlara büyü vasıtasıyle yapılıyor. Yaratılanların hepsinin kısmeti açıktır.Bir takım insanlar “KISMET AÇMA”nın insanların yazgısının değiştirmek olduğunu düşünüyor.Allah onların günahlarını affetsin.Gerçekte “KISMET AÇMA” kişinin kendisinin bilmeden veya bir başkası tarafından bilinçli olarak önüne koyduğu engellerin kaldırılması işlemidir.

KISMET NASIL AÇILIR ?

Kişiye özel olarak yapılan bu çalışmada, kısmeti kapalı olduğu düşünülen kişi hakkında ön bilgiler alınır ve Ruhani Alemden destek alınarak gerçekte kişinin önünde bir engelin olup olmadığı tespit edilir.Böyle bir hal tespit edilirse kişinin içinde bulunduğu duruma göre Hadimi (Görevli Cin) atanır ve “VEFK” hazırlanmaya başlanır.Sonrasında kişinin bu rahatsızlıktan kurtulması amacıyla dua oluşturulur.

 Kişi; üzerinde taşıdığı Vefk ve okuduğu dualarla oluşturduğu pozitif enerji sayesinde, içinde bulunduğu sıkıntı ve engelleri kaldırılmaya başlar.Bir çok kişi kısmetinin kapalı olduğunun farkında değildir. Gerçekte hedeflediği yere varabilmesi için önünde hiç bir engel yokken, anlaşılamayan bir nedenle yapmak istedikleri gerçekleşmez, olumsuz sonuçlanır.

Uygulamanın başarıya ulaşması öncelikle Cenab-ı Hakk’ın iznine, sonrasında bizlerin gayreti, sizlerin inancına bağlıdır.Burada çalışması gereken sadece biz değil, aslen bizden sonra sizlerin çalışmasıdır.

Daha Detaylı Bilgi İçin İletişime Geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

VEFK

 
VEFK NEDiR?

Vefk’in sözlük anlamı uyumdur, vefkin sağdan sola, yukarıdan aşağıya veya bir köşeden diğer köşeye olan evlerindeki sayıların toplamı birbirine eşit olduğu için bu adı almıştır, dini terminolojide ise vefk, tesirli Dua demektir.Vefk bir dörtgen içinde birbirlerini dik olarak kesen doğruların arasında meydana gelen dörtgenlere, belirli zaman ve şartlarda, belli kurallar ile sayılar, sayıların değerlerinde harfler, kelimeler yada sayıların, harflerin ve kelimelerin beraber yazılmasıyla meydana getirilen şekildir.Aşk Vefki,Bağlama Vefki,Sevgi Vefki,Muhabbet Vefki,Aşk Vefki Nasıl Yapılır,Bağlama Vefki Nasıl Yapılır,Sevgi Vefki Nasıl Yapılır,Muhabbet Vefki Nasıl Yapılır,Şirinlik Vefki,Şirinlik Vefki Nasıl Yapılır,Koruyucu Vefkler,Vefk Çeşitleri gibi ifadeler ilede tanımlanabilir.

VEFK NASIL ETKİ EDER ?

Belirli bir amacı elde etmek için yapılan vefk, kurallarına uygun yazıldıktan sonra, derecelerinin hizmetlilerinin isimleri bulunur. Bu hizmetliler Dua ve yemin vasıtasıyla istenen işlerde Allah’ın (C.C.) izniyle görevlendirilir, böylece etkili olur.
 

VEFKLER KAÇ ÇEŞİTTİR ?

Verfkler her sırasında bulunan kare sayısına ya da özelliklerine göre isimlendirilir.Örneğin bir sırasında 3 kare varsa üçlü, 4 kare varsa dörtlü…………..10 kare varsa onlu vefk, bulunduğu gruba göre, Toprak, Hava, Ateş ve Su vefki, bağlı bulunduğu gezegene göre, Güneş vefki, ay vefki olarak isimlendirilir. Vefklerin bunlardan başka daha bir çok çeşidi de bulunur.
 

VEFKLERDE KULLANILAN SAYILAR VE HARFLER HANGİ DİLE AİTTİR ?

Vefklerde kullanılan harfler ve sayılar Arapça harfler ve sayılardır.
 

VEFK NASIL YAPILIR ?

Arap alfabesindeki harflerin Ebced hesabında sayısal karşılıkları vardır, vefki yapılacak kelimenin veya cümlenin harflerinin sayısal değerleri Ebced hesabı tablosundan bulunur, toplanır ve elde edilen sayısal değerin vefki yapılır.
 

EBCED HESABI NEDİR ?

Ebced kelimesinin anlamı alfabedir, biz nasıl Türk alfabesine bazen ABECE diyorsak, Araplar da kendi alfabelerine Ebced demektedirler.Vefk ilmi de dahil olmak üzere gizli ilimlerde kullanılan 28 harfli Arap alfabesinin Ebced tertibine göre dizilişinin Hazret-i Adem’e ( A.S. ) dayandığı rivayet edilir. Bu tertip ile alfabenin kullanıldığı tarih süreci içerisinde, zamanla bu harflere sayısal değerler verilmiş ve Ebced hesabı oluşturulmuştur. Bu sayısal değerler bu işin uzmanları, alimler tarafından denenmiş etkileri ve sonuçları makul karşılanmış ve kullanılmaya başlanmıştır.
 

VEFKLERDE KULLANILAN İSİMLER VE KELİMELER NELERDİR ?

Kişiye özel yapılan Vefklerde, özel bir konuda başarılı olma gibi vs..kullanılan kelimeler genelde Kuran-i Kerim Ayetleri talebin kendisi veya Allah’ın (C.C.) isimleridir. Büyü ve buna benzer işlerde kişi ve şahıs isimleriyle beraber Esma, Ayetler ve başka birçok kelimeler de kullanılır.

VEFK YAPILIRKEN HANGİ BİLGİLERE GEREK VARDIR ?

Vefkin yapılış kurallarını bilmek gerekir, bundan başka, burçlar, burçların özellikleri, uğurlu gün ve geceleri, birbirleri ile olan dostluk veya düşmanlıkları, burçların yönetici gezegenleri, gezegenlerin birbirleriyle olan dostluk ve düşmanlıkları, gezegen ( yıldız ) saatleri, gezegenlerin tütsüleri, günlerin ve gezegenlerin hizmetlilerinin isimleri ve vefkin derecelerinin hizmetlilerinin isimlerini bulma metotlarını da bilmek gerekmektedir.Vefk yapmak için gereken bütün bilgiler ileriki sayfalarda tablolar halinde sırayla verilecek, nasıl ve hangi şartlarda kullanılacağı açıklanacaktır. Örnek Vefk yapılırken kullanılan bilginin hangi numaralı tablodan kullanıldığı ve nasıl kullanıldığı belirtilecektir, ayrıca verilen her tablodan hemen sonra o tablonun ne işe yarayacağı ve nasıl kullanılacağı da anlatılacaktır.Vereceğimiz bütün bilgiler gerektiği gibi doğru zamanda ve doğru şartlarda kullanılırsa Allah’ın (C.C.) izniyle başarı oranı çok yüksektir.

VEFK YAPARKEN DİKKAT DİLECEK HUSUSLAR

Vefk yapılırken dikkat edilecek hususları Vefk’in yapım aşamaları içinde anlatalım.Vefkin yapımı Üç aşamada gerçekleşir.
BİRİNCİ AŞAMA :Vefki çizmeye başlamadan yapılması gerekenler.
1. Psikolojik olarak hazırlanmalı, istek ve amaç kesin çizgilerle belirlenmelidir. Birçok anlam ifade edebilecek ve sonuçları kolayca anlaşılamayacak isteklerde bulunulmamalıdır.
2. Dua,Havas ve Esma okunurken dikkat edilecek hususlar defalarca okunmalı ve onlara kesinlikle uyulmalıdır.
3. Başarının Allah’tan (C.C.) olduğuna kalben ve ruhen inanılmalı, Dua etmeli ve başarı Allah’tan (C.C.) dilenilmelidir, çünkü her şeyin mutlak sahibi odur.
4. Yapılacak vefkin bulunduğu kitapta, o vefkin yapılma zamanı ve usulü ile ilgili bölüm yine defalarca okunmalı ve onlara kesinlikle dikkat edilmelidir.
5. Vefki çizmeye başlamadan önce o vefk için gerekli bütün bilgiler ( Burcunu, özelliklerini, saatini….vs ) hazırlanmalı vefkin müsveddesi yapılmalı ve o da defalarca kontrol edilmelidir.
6. Kişiye özel vefk yapılacaksa ve vefkin yapılması için özel bir bilgi yoksa, o kişinin burcunun doğruluğu ve sair bilgiler kontrol edilmeli, burcunun özelliğinde ( su hava, toprak, ateş ) gezegenin gününde, saatinde yazılmalı ve okunacak Esmalar veya ayetler o saate denk getirilmelidir.
7. İki kişi için vefk yapılacaksa ve yine vefkin yapılması için özel bir bilgi yoksa yapılacak işte başarı şansının olup olmadığının bilinebilmesi için, iki kişinin burçlarının birbirlerine olan uyumuna kesinlikle bakılmalıdır.
8. Vefkte kullanılacak Arapça harfler, kelimeler sayılar defalarca kontrol edilmeli ve gereken hesaplar doğru yapılmalıdır.
9. Vefkin dereceleri ve hizmetlilerinin isimleri çıkarılmalı, yemin oluşturulmalı ve kontrol edilmelidir.
10.Yapacağınız vefkin tütsüsü belirlenmelidir.İKİNCİ AŞAMA :Vefki çizerken yapılması gerekenler
11. Vefkin çizgilerini çizdikten sonra içini doldurmaya en küçük sayıdan başlanmalı, vefkte sayıdan başka harfler veya kelimeler varsa Ebced tablosundan değerleri bulunup hesaplanmalı ve sıra ona göre belirlenmelidir.
12. Vefki çizmeye başlamadan, niyet esnasında vefkin tütsüsü yakılmaya başlanmalıdır.
13. Çizim sırasında ve vefki yaptıktan sonra kesin başarılı olunacağı bir an olsun akıldan çıkarılmamalı ve başarı için Allah’tan (C.C.)yardım dilenmelidir.
14. Vefk için yapılacak özel bir zaman yoksa çizim için gece yarısından sonra bir zaman seçilmelidir.
15. Vefki güneş ve ay ışığından uzak tutmalı, vefkin bir Dua olduğu unutulmamalı, yazarken ona saygı gösterilmelidir.
16. Vefkin çizimi bittikten sonra, tüm satırların, sütunların ve bir köşeden diğer köşeye olan evlerin sayısal değerlerinin toplamı eşit olmalıdır.
ÜÇÜNCÜ AŞAMA :Vefki çizdikten sonra yapılması gerekenler
17. Çizim bittikten sonra derecelerin hizmetlileri bulunmalı, yemin oluşturulmalı ve hizmetliler görevlendirilmelidir.
18. Vefk katlanmadan önce kendi tütsüsü ile tütsülenmelidir.
19. Özenle, su geçirmeyecek bir şekilde katlanmalı ve yere düşürülmemelidir.
20. Vefkin etkisinin çabuk gerçekleşmesi için okunması gereken Esmalar, Dualar gerektiği zamanda ve gerektiği sayıda okunmalıdır.

Bu konuda da başarılı olabilmek için Dua, Havas ve Esma okunurken dikkat edilecek hususlar, defalarca okunmalı ve onlarakesinlikle uyulmalıdır.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Ayırma Büyüsü

Ayırma büyüsü;Genelde Eşleri ayırmak için yapılan bir tılsım çeşitidir.Vefk adı verilen tılsım sayesinde gerçekleşir.Ayrılık Büyüsü de vefk tılsımı ile yapılır.Ayrılık Büyüsü Nasıl Yapılır,Ayrılık Büyüleri,Ayrılık Büyüsü Nasıl Bozulur gibi isimlerle ifade edilebilir.

Ayırma Büyüsü;En Etkili Ayırma Büyüsü,Kolay Ayırma Büyüsü,Kadın için Ayırma büyüsü,En Güzel Ayırma Büyüsü,Erkek için Ayırma Büyüsü,Evden Ayırma için Ayırma Büyüsü,Ayrı Olanlar için Ayırma Büyüsü,Eşinden Ayırma Büyüsü,Ayırmak İçin Büyü,Sevgili için Ayırma Büyüsü,Kocayı Evden Ayırmak için Ayırma Büyüsü,Gerçek Ayırma Büyüsü v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir.   

Ayırma büyüsü hakkında detaylı bilgi için iletişime geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Soğutma Büyüsü

Soğutma Büyüsü;Sevmediğiniz kişilerin sizden soğumasını sağlamak,bir erkeğin yada kadının karşı cinsden soğumasını  veya uzaklaşması için yapılır.Soğutma büyüsü vefk tılsımıyla yapılır.Vefk tılsımı oldukça güçlüdür.

Soğutma Büyüsü;En Etkili Soğutma Büyüsü,Kolay Soğutma Büyüsü,Kadın için Soğutma büyüsü,En Güzel Soğutma Büyüsü,Erkek için Soğutma Büyüsü,Evden Soğutmak için Soğutma Büyüsü,Birisinden Soğutma Büyüsü,Ayırmak için Soğutma Büyüsü,Sevgili için Soğutma Büyüsü,Kocayı Eve Soğutmak için Soğutma Büyüsü,Gerçek Soğutma Büyüsü,Soğutma Büyüsü Nasıl Bozulur v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir.  

Daha detaylı bilgi için hemen iletişime geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Evlilik Büyüsü

Evlilik Büyüsü,vefk tılsımıyla yapılan bir uygulamadır.Evlenme Büyüsü çeşitli amaçlara yönelikte hazırlanabilir.Evlilik büyüsündeki amaç; çiftler arasındaki evlenmeye engel olacak kişilerin ikna olmasını sağlamak veya karşı cinsi evlenmeye ikna etmektir.Etkisi ömür boyu sürmektedir.

Evlilik Büyüsü;En Etkili Evlilik Büyüsü,Kolay Evlilik Büyüsü,Kadın için Evlilik büyüsü,En Güzel Evlilik Büyüsü,Erkek için Evlilik Büyüsü,,Ayrı Olanlar için Evlilik Büyüsü,Sevgili için Evlilik Büyüsü,Gideni Geri Getirmek için Evlilik Büyüsü,Evliliği Kurtarma Büyüsü,Kocayı Eve Bağlamak için Evlilik Büyüsü,Gerçek Evlilik Büyüsü v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir. 

Evlilik büyüsü hakkında daha detaylıca bilgi almak için iletişim sayfamızı kullanabilirsiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Muhabbet Büyüsü

Muhabbet Büyüsü,vefk tılsımıyla yapılan bir uygulamadır.Muhabbet büyüsündeki amaç çiftler arası sevgiyi ve muhabbeti artırmaktır.Etkisi ömür boyu sürmektedir.

Muhabbet Büyüsü;En Etkili Muhabbet Büyüsü,Kolay Muhabbet Büyüsü,Kadın için Muhabbet büyüsü,En Güzel Muhabbet Büyüsü,Erkek için Muhabbet Büyüsü,Eve Bağlama için Muhabbet Büyüsü,Ayrı Olanlar için Muhabbet Büyüsü,Sevgili için Muhabbet Büyüsü,Gideni Geri Getirmek için Muhabbet Büyüsü,Eşler Arası Muhabbeti Artırma Büyüsü,Sevgililer Arası Muhabbet Büyüsü,Kocayı Eve Bağlamak için Muhabbet Büyüsü,Gerçek Muhabbet Büyüsü,Muhabbet Büyüsü Nasıl Bozulur v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir.  

Muhabbet büyüsü hakkında daha detaylıca bilgi almak için iletişim sayfamızı kullanabilirsiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Sevgi Büyüsü

Sevgi Büyüsü;genelde çiftler arası sevgiyi artırmak,sevdiğinizi size bağlı kalması için yapılan büyüye verilen addır.Sevgi büyüsü vefk tılsımıyla hazırlanan oldukça etkili ve güçlü uygulamadır.Sevgi Büyüsünün etkisi bir ömür boyu sürmektedir.

Sevgi Büyüsü;En Etkili Sevgi Büyüsü,Kolay Sevgi Büyüsü,Kadın için Sevgi büyüsü,En Güzel Sevgi Büyüsü,Erkek için Sevgi Büyüsü,Eve Bağlama için Sevgi Büyüsü,Ayrı Olanlar için Sevgi Büyüsü,Sevgili için Sevgi Büyüsü,Gideni Geri Getirmek için Sevgi Büyüsü,Kocayı Eve Bağlamak için Sevgi Büyüsü,Gerçek Sevgi Büyüsü,Sevgi Büyüsü Nasıl Bozulur v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir. 

Sizde sevgi tılsımı için aşağıdaki irtibat yollarından Medyum Buraka ulaşabilirsiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Bağlama Büyüsü

Genellikle evli kadınların eşlerine karşı yaptığı bir uygulamadır.Gözü benden başkasını görmesin amacı ile yapılır.Bağlama büyüsü yedirme içirme işlemi ile yapılanlarıyla beraber özel tılsımlar ile yapılanlarıda bulunmaktadır.Tılsımlar en etkili olanlarıdır.Yapılan kişinin yaptırandan başkasını gözü görmez bozulması en zor büyüler arasındadır.

Bağlama Büyüsü;Kendine Bağlama Büyüsü,Göz Bağlama Büyüsü,Dil Bağlama Büyüsü,Erkeklik Bağlama Büyüsü,İki Kişiyi Bağlama Büyüsü,Bağlılık Büyüsü,Söz Dinletme Büyüsü,Sadakat Büyüsü,Erkeği Eve Bağlama Büyüsü,Kadını Eve Bağlama Büyüsü,Ayrı Olanlar İçin Bağlama Büyüsü,Sevgilini Kendine Bağlama Büyüsü,En güçlü Bağlama Büyüsü,En Etkili Bağlama Büyüsü,Gerçek Bağlama Büyüsü vb. gibi isimlerle ifade edilmektedir.Doğru ve Uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir Vefk adı verilen tılsımlar en güçlü ve etkili olanlarıdır.

Bağlama büyüsü hakkında daha detay bilgi almak için irtibata geçin.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Aşk Büyüsü

Birine karşı kendini sevdirmek ona şirin gözükmek sevgi ve muhabbet amaçı ile yapılan uygulamalardır.İstenilenin talep eden kişiye aşırı bağlılık sevip bağlanması amaçlanır.Bilinen birçok çeşiti bulunmaktadır Ak büyü cinsi uygulamalardır. 

 Aşk büyüsü tarifleri öyle kolayca bulunmaz.Bulunanlar ise kulaktan kulağa dolma yalan yanlış olanlarıdır.Aşk büyüsü yaparken ve sonrasında tutarmı diye tereddüt etmek aşk büyüsünün etkisini azaltır.Etkili yapılan aşk büyüsü çok büyük olasılıkla tutar.

Aşk Büyüsü;En Etkili Aşk Büyüsü,Kolay Aşk Büyüsü,Kadın için Aşk büyüsü,En Güzel Aşk Büyüsü,Erkek için Aşk Büyüsü,Eve Bağlama için Aşk Büyüsü,Ayrı Olanlar için Aşk Büyüsü,Sevgili için Aşk Büyüsü,Gideni Geri Getirmek için Aşk Büyüsü,Kocayı Eve Bağlamak için Aşk Büyüsü,Kavuşma Büyüsü,Gerçek Aşk Büyüsü,Aşk Büyüsü Nasıl Bozulur,Aşık Etme Büyüsü v.b .gibi isimlerle ifade edilmektedir.Etkili ve en güçlü olan yolu vefk adı verilen tılsımlar ile hazırlanan cinsidir.Doğru ve uzman kişiler tarafından yapılan bu işlemlerin tutma olasılığı çok yüksektir.

e y

 Aşk büyüsü hakkında daha detay bilgi almak için lütfen irtibata geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Papaz Büyüsü

hayz kanı ile yapılan ve pagan dönemlerden kalan en etkili büyü çeşitlerinden birisidir…
-genellikle kadim süryani dili ile okunan dualar kullanıldığı için papaz büyüsü adını alır…
-kadının hayz günü başlangıcın daki ilk kan ile yapılır…
-sıcak ve soğuk şekli vardır…
-bir çok amaç için yapılır (bağlama,muhabbet,kısırlık,soğutma ve cinsel tercih değişikliği için)
-bazı ünlü bayanların genç erkekler üzerinde uygulattığı gibi bir rivayet te vardır…

Papaz büyüsü hakkında daha detay bilgi almak için lütfen irtibata geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

KARA BÜYÜ

Kara büyü; kötülük için yapilan büyüdür,.Kara büyü insanin hayatina sagligina mal ve mülküne evine-barkina-hayvanlarina yönelmis olan büyüdür.Sevisenleri-evli esleri birbirinden sogutmak ve ayirmak konusma kabiliyetini cinsi kudreti-uykuyu vs baglamak hisim ve düsman kabul edilen kisiyi hasta etmek.Kara büyü asil sihir ki bazi kimseler perilerin ve hususiyetle seytanlarin yani kafir cinlerin müdahalesiyle bu büyü islemini yaparlar.

Kara Büyüde Kullanılan Malzemeler;

Yarasa gözleri ve kanı;kara kedi;idrar;kan;ceset parcaları;kurbağa kanı ve gözü;karga kanı ve gözü;mezar toprağı gibi…..

Kara büyü tamamen zarar amaçlıdır.Bunda ustalaşmış büyücüler herşeyi göze alabilir ve yapabilirler.Güçlerini karanlık güçlerle işbirliği yaparak alırlar.Kara büyü tanrıyı inkar etmek demektir.

Size kara büyü yapıldığına dair şüpheleriniz varsa lütfen irtibata geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

BÜYÜ BOZMA

Bu büyü denilen illet ne yazık ki insanlığın varoluşundan buyana devam etmektedir. Allah ve Resulünün Kur’an ve sünnette kesin yasaklamış olduğu büyü, insanlığın çağlar boyu baş belası olarak her devirde yakasını bırakmamıştır…. Allah”ın Resulü iki cihan güneşi Peygamber Efendimize bile yapılan büyüler tuttu ve onu perişan edip ölüm döşeğine düşürdüğüne göre Cenabı Mevla’nın dilediği her insana büyü tutar… Tek çaresi takva ehli olmalı muhafaza ayetlerini sıkça okumalı ve yahut en azından şartlarına uygun olarak yazıp kişi beraberinde bu ayetleri taşımalıdır… Yoksa başka türlü bu pislikten korunmak hemen hemen mümkün olmamaktadır.Büyü Bozdurmak,Büyü Bozma Yolları,Büyü Çözme,Büyü Çözmek,Büyü Bozma Çeşitleri,Büyü Bozma Duaları ve Duası konuları sitemizde mevcuttur.Sizde büyü varlığı olduğundan şüpheleniyorsanız lütfen irtabata geçin.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Büyüler

Büyüler;yapılış amaçlarına göre ikiye ayrılırlar.Bunlar;yapıcı büyüler ve yıkıcı büyülerdir.Yapıcı büyülere örnek verecek olursak aşk büyüsü,bağlama büyüsü ve sevgi büyüsüdür.Yıkıcı büyüye örnek ise kara büyüdür.Büyüler insan hayatını etkileyen önemli unsurlardan birtanesidir.En Etkili Büyüler,Güçlü Büyüler,En Güçlü Büyüler,Büyülerin Yapılışı,Büyüler Nasıl Yapılır,Büyüler Nasıl Bozulur şeklindede ifade edilebilir. Sizde büyüler hakkında detaylı bilgi almak istiyorsanız iletişim sayfamızı kullanabilirsiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Büyü Çeşitleri

sihir çeşitlerini belirlemek kolay değildir. Çeşitli Büyü İzleri Vardır.Bununla beraber Fahreddin Razi tefsirinde sihrin sekiz çeşidini saymıştır. Bazı açıklamalar ile oradaki bilgilerin özeti şöyledir:

1- Keldani ( Babil) Sihri ki, semavi kuvvetlerle yeryüzüne ait güçlerin karışımı yoluyla meydana getirildiği söylenen ve tılsım adı verilen şeylerdir. Keldaniler eski bir kavim olup, yıldızlara taparlar ve bu yıldızların kainattaki olayları yönetip yönlendirdiğine, hayır ile şerrin, mutluluk ile bedbahtlığın bunlardan kaynaklandığına inanırlardı. Bunların tılsım adı verilen bazı acayip şeyler yaptıkları söylenmektedir. İbrahim (a.s) bunların bu batıl inançlarını düzeltmek için gönderilmişti ki, bunlar başlıca üç tabakaydılar.
Bir kısmı kainatın ve yıldızların kadim ( öncesiz) olduğuna ve kendiliğinden varolmuş bulunduğuna kani idiler ki, bunlar bilhassa “sabie” adıyla tanınmış idiler. Anlaşıldığına göre gök ve tabiat bilimlerinde bir hayli ileri gitmişler ve bazı sanayi gariplikleri meydana getirebilmişlerdi. Hz. Peygamber (s.a.v) yıldızlarla ilgili olarak öğrenilen bilgilerin sihir yapımında kullanılmasını yasaklamıştır.
Diğer bir kısmı, meleklerin uluhiyetine kail olmuşlar ve her bir melek için bir heykel yapmışlar ve bunlara tapmışlardı.
Üçüncü bir kısmı da meleklerin ve yıldızların üstünde ve ötesinde her şeyi yaratan, istediğini yapabilen bir yüce yaratıcının varlığını kabul ederler, fakat o yüce yaratıcının, o yıldızlara bu alemde etkileyici bir kuvvet bahşetmiş ve kainatın yönetimi için onları görevlendirmiş bulunduğuna inanırlardı. Bu inanç şekli de çoğunlukla Tabiiyyun mezhebine ( rabiiyyecilere = naturalizme ) benzemektedir. Bize kalırsa, bu sihirde tabiiyyat ile ruhiyatın eski zamanlarda keşfedilmiş bazı garip özellikleri birleştirilerek uygulanmış olduğu anlaşılmaktadır.
 2- Evham sahiplerinin ve kuvvetli kişilerin sihirleridir. Bunlar öyle sanırlar ki, insanın ruhu terbiye ve tasfiye ile kuvvetlenir ve tesir gücünü arttırır. İdraki, gizli kapalı şeyleri algılayacak derecede gelişir, iradesi de kendi dışında birtakım olayları etkileyecek derecede güçlenir. O zaman istediği birçok şeyleri yapar, eşyada, canlılarda ve diğer insanlarda kendi bedenindeki gibi tasarruf eder. Hatta o dereceye varır ki, bir irade ile bünye ve şekilleri değiştirebilir. İsterse öldürür ve yeniden diriltir, varı yok , yoku var edebilir. Gerçekten de beden terbiyesi gibi ruh terbiyesinin de birçok faydası olduğu inkar edilemez. Fakat ruhun bu derece güç kazanması, bir ilahi ihsan olmadan, yalnızca çalışmayla elde edilebilir birşey olduğunu farz etmek evhamdan öte birşey değildir. Birtakım kimseler, riyazet, havas, rukye, muska, uzlet ve benzeri bazı yollara başvurarak, ruh ilminin bazı garip olayları ile uğraşırlar ki, manyetizma, hipnotizma, fakirizm ve diğerleri bu cümleden şeylerdir. Sihrin en aldatıcı ve en tehlikelisi de budur.
 3- Cinlerden ve kötü ruhlardan yardım görme yoluyla yapılan sihirdir ki, azaim ve cincilik dedikleri şey budur. Mutezile ve son devir filozoflarından bazıları cinleri inkar etmişlerse de bunlar kısa görüşlü ve inkarda aceleci kimselerdir. Sanki kainatta ruhani ve cismani hiçbir gizli kuvvet kalmamış da hepsi keşfedilmiş ve sınırları belirlenmiş gibi, cinlerin aslı yoktur diye inkarı bastırmak, ilmi bir davranış olamaz. Bu inkarcıların bir kısmına “dünyada daha bilmediğimiz gizli kapaklı nice tabiat kuvveti vardır” deseniz, bunlar “evet” demekte tereddüt etmezler de aynı manada olmak üzere “cin vardır” deseniz, hemen inkar ederler. Bunun için filozofların büyükleri cinleri inkar etmemiş ve “ervah-ı ardıye” adıyla anmışlardır. Fakat bunlarla belli sebepler altında insanların ilişki ve bağlantı sağlayıp sağlayamayacakları ilmi bir şekilde tetkik edilip ortaya konmadan hüküm verilemez. Lakin bundan dolayı bu yolla yapılan ve yapılacak sihirlerin varlığı inkar değil, kabul etmek gerekir. Hatta bugünün ispiritizmacılarını bu cinlerden sayabiliriz.
 
Ak Büyü
 
 

Büyüsel işlemlerin tümü etnik, ahlaksal bir değerlendirmeye tabi tutulduklarından ayrımlar oluşuyor. İlk ayrım Ak ya da olumlu, iyiye yönelik, şifacı büyüdür.
Ak Büyü ile uğraşan kişi temiz ruhlu, iyi niyetli, hatta dindar biri olarak tanınır. Ak ile Kara Büyü ayrımını antik uygarlıklarda Asur ve Babil’de buluyoruz. MÖ. 1800 yılında Kral Hammurabi Kara Büyüyü yasaklamış, uymayanları ölümle cezalandırmıştır.
Ak Büyünün amacı şifadır, destektir. Yorumlara göre örneğin, aşk büyüsü de bu kategoriye girer ama aslında bu bir çeşit zorlamadır. Ak Büyü ile Kara Büyü arasındaki farklılıklar sadece niyet, amaç ve formüllerle belli olmuyor; kullanılan malzemelerde farklıdır. Ak Büyüde ateş, altın, ayçiçeği, cıva, elma, elmas, fasulye, fildişi, gümüş, horoz, inci, incir, kurşun, kuşkonmaz, portakal, sarımsak, su, süt, sirke, tavuk, tuz, yumurta, zeytinyağı kullanıldığı gibi, Kara Büyüde ceset parçaları, idrar, kan, karga, kedi (kara), kurbağa, kurt kanı, timsah dişleri, toprak (mezarlıktan), tüy (kara tüy) yarasa (gözleri ve kanı) kullanılmaktadır.
 
 
Kızıl Büyü 
 
 
Kırmızı Büyü olumsuz amaç ve niyetleri, uygulamaları ile Kara Büyünün bir çeşidi yandaşıdır. Belki de en gerçek ve bu yüzden en tehlikeli büyüdür. Şeytan’ın, kötü ruhların büyüsüdür ve işlemlerinde ayinlerinde kaz kullanır, kurban keser.
Büyüsel işlemler çoğunlukla olumlu (Ak Büyü) veya olumsuz (Kara Büyü, Kırmızı Büyü) bir enerji akışına dayalı olduğu söyleniyor. Bir enerji bedensel bir organa, psiko-somatik (ruhsal-bedensel) bir işleve yöneltilebilir. Tarihte birçok el yazması büyü kitabı hazırlanmıştır. En ünlülerden biri 15. Yüzyıla ait olduğu sanılan, önceki yüzyılda gizem ustası Mc Gregor Mathers tarafından ilk kez İngilizce ye çevrilen sihirbaz Ma Abra-Melin’in Kutsal Sihir Kitabıdır. (The Book of the Sacred Magic of Abra-Melin the Mage). Kitaba göre maddi dünya kötü ruhlar tarafından yaratılmıştır, ancak sihirbaz, koruyucu meleğinin yardımıyla ve büyüsel uygulamalara başvurarak, kötü güçlere karşı koyabilir hatta kötü ruhları yönetebilir.
Kırmızı Büyünün çeşitleri arasında önemlisi, merkezi Haiti olan, oradaki yerliler ve melezler tarafından uygulanan Vudu (Voodoo) dur. Kökenleri, Afrika’nın totemlere dayalı inançlarına bağlıdır. Vudu Büyücülüğünde düzenlenen ayinlerde dansların, müziğini kendinden geçmelerin, kurban edilen hayvanların (kaz, horoz, kara keçi) nedeni ve amacı adları Loas olan bazı ilkel güçleri (ölü ruhları) harekete geçirmektir. Trans haline geçen vudu rahibeleri, birer medyum gibi hareket ederek bu güçlere teslim olurlar. Vudu’ya benzer bir uygulamaya Brezilya yerlilerinin Macumba (Makumba) törenlerinde rastlarız.
Macumba, temelde cinsel büyücülüğe bağlıdır, erotizmi boldur. Vudu ayinleri daha çok mezarlarda yer alırken, Macumba için mekan olarak açık alanlar ya da ormanlar tercih edilir.
Vudu’nun çok konuşulan fakat kanıtlanmayan ve fantastik olarak görünen bir tarafı ise, Zombiler’dir, ya da yaşayan ölüler (Zombi: mezardan çıkma). Kara büyüsel işlemlerle, hipnoz ve telkin yolu ile diriltildiği söylenen bu hareket halinde cesetlerin ruhsuz olduğu söylenir. Bir Zombi’nin kumanda edilmesi, yönlendirilmesi onu o hale sokan Kara Büyücünün işidir.
 
 
Kara Büyü 
 
 
Ak Büyünün ve ak büyücünün karşıtı olan Kara Büyü, onu uygulayan ise Kara Büyücüdür. Amacı kötülüktür, zarar vermektir ve cinayete, ölüme kadar gidebilir. Ak Büyücünün tersine Kara Büyücü özverici değil, kibirli ve fırsatçıdır, maddiyata bağlıdır.
Allah’tan nefret eder, doğanın kurallarına karşı gelir ve kendisini yüceltebilmek, güçlerini arttırabilmek için her şeyi yapabilir ve yapar.
Kara Büyü ya şeytanla bağlantılıdır ya da ölü ruhlarla (nekromansi), her ne kadar Hz. Musa’dan başlamak üzere bütün dinler bunu bir sapkınlık sayıp yasakladılarsa da, antik çağlardan beri ölülerin ruhlarını çağırıp sayesinde geleceği öğrenmeye çalışmak, yani, ölü falını uygulamak oldukça yaygın bir dönemdi. Özellikle Orta Çağ büyücülüğü bununla sık sık beslenmiştir. Orta Çağ tanrı bilimcilerinden Rabano Mauro şöyle yazmıştır; Ölü falına bakanlar, kötü duaları ile ölüleri diriltenler, geleceği öngörüp sorulara cevap vermelerini temin eden kişilerdir. Ölüleri çağırabilmek için ceset kanı gerekiyor, çünkü bu işlemlere yardımcı olan cinler kandan hoşlanırlar.
Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

BÜYÜ NEDİR ?

Büyü, insan iradesine tesir etmek, insan iradesini değiştirmek, yönlendirmek, insan zihninde negatif vesvese uyandırmak, fikirlere tesir etmek, insan fizyolojisine tesir etmek, iş bozmak gibi meselelerde kullanılan temelinde cin denilen enerji varlıkların, varlığı ile yapılan geçici veya kalıcı etkidir.

Büyü, çok çeşitli amaçlar için yapılan uygulama olduğundan esasında çok kısa bir konu değildir; ama ben burada büyüyü güncel yöneleriyle sizlere anlatmaya çalışacağım.

Büyü yapıldığı niyetlerle alakalı olarak büyü yapılan kişiyi etkileyecek olursa kişinin iradesinde, kararlarında ve hatta hayatında değişiklik başlar. Genellikle kötü niyetli büyülerde büyü yapılan kişinin psikolojisi, çevresi, işi yani hayatı kötü yönde etkilenir. Ve herşey tam bir muamma halini alır. Eğer ki kişi üzerine yapılmış büyünün varlığını anlayamaz ve o büyü ile yaşarsa hayatında birşeyler kötü ve eksik olur. Büyü yapılan kişi genelde değişken kişilikli iyiyi kötü, kötüyü iyi gören bir çok konuda sağlıklı karar veremeyen bir insan haline gelir. Ve genelde büyülenen insanlar büyünün etkisindendir ki, hem yardım almayı istemezler, hemde kendilerine yardım etmek isteyenlere sert çıkışlar yaparlar. Genelde bana birşey olmaz beni büyü tutmaz diye kibirlenen insanlarda büyüye fazlaca rastlanılır.

Çünkü büyüyle musallat olan şeytani varlıklar kendi mekanizmalarını tehdit edecek yani onları bozacak pozitif enerjiyle karşılaşmamak için büyülediği kişinin zihninde bu ve buna benzer fikirleri uyandırırlar. Bu fikirlerle hareket eden kişi kendilerini etkileyen varlıkların tam tesirine girdiğinde onların uzun süre yaşamalarına izin vermiş olurlar.

Büyüler kısa dönemli, uzun süreli ve ömürlük olarak üç zamanlıktır.

Kısa dönemli olanlar, bir zaman sonra kendiliğinden iptal olur.

Uzun zamanlı olanlar, çok uzun bir süre insan hayatını olumsuz yönde etkiler zorlaştırır.

Ömürlüklere gelince onlar; karşı kuvvetle yok edilmedikleri sürece yani ilahi güçle bedenden çıkarılmadıkları sürece bir insanın ömür boyunca hayatının mahvolmasına sebeb olur.

Emin olun ki, büyü cinlerle yapılan metafizik bir oyundur, karanlık oyun. Ve yine emin olun ki, şeytan cinlerdendir meleklerden değil. Bunu ben değil kutsal kitap söylüyor. İnsan iradesiyle yaşayan ve karar veren bir varlıktır. Şeytan ise , kıyamete kadar mühlet verilmiş olan cinlerdir “şeytan insanlardan da olur cinlerden de”. Bakın dikkat edin. İnsan iradesi ve kıyamete kadar yeryüzünde mühlet verilmiş bir varlık. Peki büyü neydi? İnsan iradesine musallat edilen şeytani varlıklar. Her aklı olan insan bu gerçeklerden anlayacaktır ki, büyü denilen şey vardır ve insan hayatını olumsuz yönde etkileyebilir. Ve kıyamete kadar mühlet verilen şeytanla beraber büyüde varlığını devam ettirecektir.

ÜZERIMDE BÜYÜ VARMI?

Büyüler Belirli Siniflarla Gruplanmistir:
Secere (Aileden Gelen Geçmişten Etki…)

Çapraz ( Bir Kisiyi Birden fazla Farkli noktalardan yapilan )

Mender ( Ayriligina Yönelik çok güçlüdür..)

Zilhar ( Basit ama kisiyi iç sikintisini artiran tarz..)

Burma ( Neye el atsa kurusun Iflas etsin…)

Hahame ( Incil ve tevrat tan faydalanilir bir haham yada papazdan faydalanilir etkisi güçlü tarzlari barindirir.Halk arasinda Papaz Büyüsü de denir)

Sereme ( Yildiz düşürmek ruhu hapsetmek için yapilir)

Cannile ( Cin musallat etmek için yapilir..)

Pindar ( Hayvan sakadatiyla yapilan hastalik felç büyü tarzlarini içerir.)

Kirca ( Aile de Anneyi babayi kardesleri birbirine düşürme …)

Elamme (Korku Hiper panik Karabasan v.b için Genelde Savaslarda ordulara karsi kullanilmistir…)

Daha Yızlerce Büyü için bunlar Katagorize edilmis ve adlandirilmistir.)

1)Askta Her sey çok iyi güzel giderken birden biçak gibi Iliskiniz kesildi ise!

2) Isinizde Basarilisiniz Fakat Ne yaparsaniz yapin Düsündügünüzün Olmasi gereken olumlu sonuçları maddi olarak alamiyorsaniz.!

3) Esiniz Artik size dokunmak hatta görmek dahi istemiyor Sizi Seytan gibi gürüyor yada Eski ilgisi ve davranislari tamamen degisti ise .!

4) Mutlu ve Huzurlu olamiyorsaniz sürekli bas agrisi,Iç sikintisi,Ani panik ataklar,Süphecilik,Yanlizlik hissi,Kimseye güvenememe ,Uyku düzensizligi, Banyoda gözlerinizi kapali tutmaktan korkma ….

  Hanımların Şikayetleri;
 
 1-Ümmüs sübyan.. (kadınların korkulu rüyası) hamilelik döneminde çocuğun henüz ceninlik aşamasında oluşmasını önleyen durum, hamile kalamamak..
 
 2-Nişanlılıkta başlayan,bazen evliliğe kadar bazen de evlilikten sonra da devam edebilen ağlamalar,boğucu sıkıntılar, bayılma ve baygınlık turu kendinden geçmeler,kabuslu rüyalar,korkmalar,yalnız kalamamaklar,hayal görmeler..
 
 3-Loğusalık döneminde irkilmeler,korkmalar,ani bayılmalar,ağlamalar..
 
 4-Nişanlı yada evli iken,esiyle hiç bir sorunu olmadığı halde gördüğü bir insana karşı (tanısın,tanımasın) karşı inanılmaz duygu ve istekle bağlanmak, yada bağlandığını zannetmek..Bu sorun evli ve nişanlı olmayan insanlarda da gözlenmekle beraber onların Yıldırım aşkı tanımlaması fazla üzerinde durmamalarını sağlıyor..
 
 5-Rüyada tecavüze uğradığını sanmak.. (kalktığında ise tecavüzün bir çok belirtisini görüp,o yorgunluğu hissetmek)
 
 
 Erkek ve hanımların müşterek şikayetleri;
 
 1-Ani bayılmalar..
 
 2-Sonradan oluşan kekemelikler..
 
 
 3-Bir turlu temizlendiğine inanmadığımız uzuvlarımız.(eller ve ayaklar gibi)
 
 4-Sara turu rahatsızlıklar..
 
 5-Nişan ve Evlilik teşebbüslerindeki başarısızlıklar, yada hiç o aşamaya gelememek (Kısmetin bağlı olması)
 
 6-Cinsel isteksizlik(normal yaslarda olunmasına rağmen gücün azalması yada bitmesi)
 
 7-Uykusuzluk.. (Bir turlu uyuyamamak, yada uykuya doyamamak)
 
 8-Eşlerin birbirlerinden soğuması ve nefrete donen ilişkiler
 (aslında hiç bir gerekte yokken)
 
 9-Eslerin birbirlerini aldattığı varsayımları.. (kendi kendilerini yiyip bitiren, rahatsız edici kıskançlıklar)
 
 10-Ani ve aşırı korkmalar
 
 11-İnsan tipinden farklı değişik ve korkunç kişiler görmek yada gördüğünü hissetmek..
 
 12-Aynı rüyayı yada kabusu peş peşe görmek ve etkisinden kurtulamamak..

daha sayabilecegim pek çok Rahatsiz edici huzur bozucu Halleriniz irade disi davranislariniz varsa mutlaka ,Ebced’i depna ya baktiriniz.

Erken Teshis sizi her zaman Hayatinizin birdaha geri dönüsi olmiyan yollara girmesine daha basinda Farkettirip Engelliyebilir.Ebced’i depna Seytanin Hiç sevmedigi bir kelimedir.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Büyücü

Büyü yapan kişiye verilen addır.ilk önce yazımıza büyünün tanımını yaparaktan başlayalım.Büyü insanlık tarihinden beri var olup ince ve anlaşılması güç olaylardır.İnsanın bir ömür boyu hayatını etkileyebilen çeşitli amaçlarlada yapılabilen bir olgudur.İnsanın vucudunu ve manevi dünyasını etkileyebilir.

Büyücülük aslında gizli ilimleri tanımaya imkan sağlayan bir sanattır.Büyücü tarafından çağrılan gizli varlıklara (üç harfliler v.b) emir verilek istediklerini gerçekleştirebilirler.Kendilerini bazen gösterirler bazende göstermeyebilirler.Büyücülükde olumlu ve olumsuz olmak üzere iki şekilde büyü yapılış amacı farklılığı göze çarpıyor.

Büyücünün en büyük silahı büyülemedir.Çünkü büyüler bir enerji akışına dayalıdır.Bu enerji insanı ruhsal ve bedensel olarak yönetebilir.Bu yönetim genellikle enerjinin nesnel ve formüllerin transferi şeklinde gerçekleşmektedir.Büyücünün amacı doğanın gücünü organik olarak sahiplenmektir veya bu gücü sonuna kadar kullanmaktır.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Büyü Belirtileri

Başlıca Büyü Belirtileri;
• Ruh halinizde bir değişiklik hissetmeniz, Vesvese halleri… Mesela; bazıları evden dışarı çıkıp içeri girse elbisesinin hatta tüm bedenlerinin kirlendiği hissine kapılarak elbiselerini değiştirirler ve banyo yaparlar… Bazılarının derdi problemi de su ile; devamlı banyo yapmak isterler saatlerce banyoda kalırlar, saatlerce ellerini yıkarlar.
• Kendinizi tanıyamaz durumda olmanız,
• Gece artarak devam eden sıçrayarak uyanmalar,  Uyku esnasında korkma, bağırarak uyanma,
• Korkunç rüyalar görmeye başlamanız,
• Rüyalarınızda sık sık kedi, köpek gibi hayvanları görmeniz,
• Uykuda yükseklerden atılma-düşme-uçma (sık sık olanlar)
• Uyku esnasında dişleri gıcırdatmak..
• Uyku esnasında terlemek (oda sıcaklığı yada giydiği şeylerle alakalı olmayan hallerde)
• Boğuluyormuş gibi olmak (boğazını sıkıyorlarmış hissi)
• Kalp ya da midenizde ilgili rahatsızlığınız olmadığı halde göğüs kafesinizde ağrı hissetmeniz
• Aşırı yorgunluk,
• Aşırı Bitkinlik,
• Ensenizde ağrılar,
• Kasıklarda ağrı yada şişkinlik..
• Saçlarınızda elektriklenmeler olması,
• Gözlerdeki ağrılar,
• Gölgenizin sizi izlediği izlenimine kapılmak,
• Hastada hep bir tedirginlik, uyuşukluk, tembellik
• Takip ediliyormuş hissi
• Yalnızlıktan korkma ve tedirgin olma.. (bazıları da tam tersine yalnızlığı sever ve odalarına kapanırlar, kalabalıklardan hoşlanmazlar)
• Sabahları uyanınca ellerde kollarda (genelde sol kolda) uyuşma
• Akşam yatağına yattığında uyuyamama sağa sola dönüp durma, sabaha karşı uykuya dalma, sabahları da uyanıp kalkamama hali..
• Ayak tabanlarınızın yanma halleri başlıca belirtilerdir.
 
Bazı insanlarda, aşırı etkilenme ve geç müdahale sonucu sinir bozuklukları ve akli denge bozukluklarına kadar giden olaylar mevcuttur. Bu yüzden dikkatli olup, bu belirtileri önemsemek gereklidir. Büyülerde etkinin beyin iradesiyle en aza indirilmesi mümkündür.
 
Büyülerin etkileri insanların burçlarına göre de değişkenlik gösterebilir. Yengeç, Aslan, İkizler, Oğlak, Kova ve Yay Burçları büyü konusunda daha hassastır

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Büyü

Büyü`nün özü, kökü, CİN`lere dayanmaktadır.Bütün mukaddes kitapların, önceki “sahife”ler de dahil olmak üzere Tevrat, Zebur, İncil ve Kur`ân her bir âyetinin, her bir kelimesinin 8 hizmetlisi yâni “hadimi” vardır.Yâni, her devirde nâzil olmuş bulunan mukaddes kitapların orijinalini meydana getiren kelimelerin her birine 8 hadim-hizmetli-vazifeli kılınmıştır… Bunların 4`ü ulvî yâni “melek” cinsinden; 4`ü de suflî yâni “CİN” cinsindendir.Bu kelimelerin “ebced ilmi” denilen bir ilmin verdiği hesaplara göre çeşitli rakamlarla tekrarlanışı; ya da o âyetlerin tersinden okunuşu, o kelimelerin vazifeli CİNini harekete geçirerek, sevkedildiği kişiler üzerinde tesirlerini icra ederler.

İşte, “BÜYÜ” denilen olay, bir kelime veya cümlenin belirli sayıda ve bazı yan çalışmalarla da desteklenerek okunmasıyla meydana gelen tesirlerdir.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Medyum Hoca

Medyuml Hoca vasfıyla bu işi yapan sitelerinde yüzde yüz kesin ve garantili sonuçlardan bahseden ilmi ve bilgiyi nereden aldığı belirsiz bugün medyum a yarın medyum b olan birçok değişik isimle sayısız siteleri olan bu tarz kişilerden uzak durun bu insanlar tarafından duyguları ve paraları dolandırılmış onca insan varki ve hemen hemende hepsinin derltleri aynı insanların çaresizliğini bu insanları seçmeniz aslında çokta zor değil.

Ne yazıkki halıkımız daha tam olarak medyumluk faliyetinin tam olarak ne olduğunu bile bilmediği için her medyumum diyene inanmakta ve güvenmektedir.Bugün fal bakan insanda üfürükcü hocada medyum demektedir kendine ;medyum hoca demek ruhani alemle temasa geçebilien kişiye denir.İnsanlarla ruhani alem arasında köprü görevi görür ama ne yazıkki bugün medyum hoca  mesleği falcılıkla eşit görülmektedir.

Dostlarım sizlere boş vaadlerde bulunan yüzde yüz garantili çözümlerden bahseden bu kişilerden uzak durunuz.Peygamberler dahi konuşurken söze inşallah ile başlarlardı.Bu tarz insanlar sizlerin sorununuzu çözemez sadece sizi biraz daha batağa götürmekle kalırlar.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Medyum Kimdir

Medyum Kimdir;medyum ruhani varlıklarla kolay iletişime geçen kişilere verilen addır.Ünlü Medyum Burak ruhani varlıklarla kolayca iletişime geçer.Medyumlar hissi duygularıyla yola çıkarlar.Medyum gizli ilim konuları hakkında uzman derecede bilgi sahibi olmalıdır.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Gerçek Medyum

Gerçek Medyum;Gizli ilimler konusunda gerekli bilgi donanıma sahip olmalıdır.Piyasada  “medyum” olarak kendini tanıtan bir çok sahtekar insan vardır.Dikkatli Olunmasında fayda görüyoruz.Gerçek medyuma ulaşmak için hemen iletişime geçiniz.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , , , ile etiketlendi | Yorum bırakın

Medyum Beygana

Değerli Ziyaretcilerimiz  

MEDYUM  9 yıldır Medyumluk faliyetinde bulunmakta olup BİOENERJİ,HAVAS İLMİ,İLM-İ LEDÜN,PARAPSİKOLOJİ,MANEVİ ŞİFACILIK konularından kendini ispatlayan üstadtır.

Türkiyenin sayılı Vergi Levhalı ve Ruhsatlı Medyumlarındandır.Sizde Gerçek Ünlü MEDYUM BURAK’a her türlü sorununuzu danışabilirsiniz. Bir çok ünlününde kendisine fikir danışdığı medyumumuza sizde bir telefon & mail kadar yakınsınız.

Medyum Beygana içinde yayınlandı | , , ile etiketlendi | Yorum bırakın